• Haberler
  • Teknoloji
  • Sessiz sandığınız bitkiler aslında çığlık atıyor olabilir!

Sessiz sandığınız bitkiler aslında çığlık atıyor olabilir!

Ultrasonik sesler çıkaran stresli bitkiler, çevreleriyle ses yoluyla mı iletişim kuruyor? Sessiz gibi görünen tarlalarda aslında görünmeyen bir akustik dünya mı var? Bilim insanlarının keşfettiği bu gizli dil, doğaya bakışımızı tamamen değiştirebilir mi?

Bitkiler, yıllardır sabırla büyüyüp gelişirken çevrelerinden gelen tehditlere karşı sessizce tepki gösterdikleri düşünüldü. Ancak yapılan yeni bir araştırma, bu sessiz dünyada aslında duyulmayacak kadar ince ama oldukça belirgin seslerin yayıldığını ortaya çıkardı. Bu sesler, bitkilerin stres altına girdiğinde, yani zarar gördüklerinde arttığı belirtiliyor. Ve şaşırtıcı bir şekilde, bu sesler, bitkilerin çevresindeki diğer canlılara ve hatta diğer bitkilere tehlikelerini bildirebilecek bir iletişim yöntemi olabilir.

BİTKILERİN İLETİŞİMİ: SESLERİN ROLÜ

Bilim insanları, bitkilerin aslında sadece kokularıyla değil, aynı zamanda sesle de çevreleriyle etkileşime girdiğini keşfettiler. Bu sesler, insanların duyamayacağı kadar yüksek frekansta, patlama ya da tıklama sesleri olarak kendini gösteriyor. Bitkiler, çeşitli koşullarda kaydedildi ve araştırmacılar, susuz kalmış veya sapları kesilmiş bitkilerin, stres altındaki bitkilerden çok daha fazla ses çıkardığını gözlemlediler. Peki, bu seslerin amacı nedir?

Sessiz sandığınız bitkiler aslında çığlık atıyor olabilir!

Bu sesler, bitkilerin çevrelerine durumu bildirmenin bir yolu olabilir. Stres altındaki bitkiler, tıpkı hayvanlar gibi, çevrelerindeki diğer canlılara alarm veriyor olabilirler. Ve bu sesler, diğer bitkilerin de savunma mekanizmalarını aktive etmelerine veya hayvanları çekmelerine yardımcı olabilir.

Araştırmada kullanılan bitkiler sadece domates ve tütünle sınırlı kalmadı. Bu çalışma, buğday, mısır, üzüm, kaktüs ve henbit gibi farklı bitki türlerinde de aynı seslerin kaydedildiğini gösterdi. Yani, bitkiler sadece iki türle sınırlı olmayan, yaygın bir aktivite olarak ses çıkarıyorlar. Bu durum, bitkilerin stres altında çevrelerine bilgi ilettikleri ve bu iletişimin oldukça geniş bir ekosistemi etkileyebileceği anlamına geliyor.

STRES ALTINDAKİ BITKİLER DAHA GÜRÜLTÜLÜ

Araştırma sonuçlarına göre, stres altında olan bitkiler oldukça gürültülü hale geliyor. Domates ve tütün bitkilerinin sesleri, özellikle suyu azalmış ve zarar görmüş bitkilerde artıyor. Susuz bırakılan bitkiler, daha fazla tıklama sesi çıkararak, çevrelerine tehlike sinyali gönderiyor. Bu seslerin ardında yatan mantık, bitkilerin hayatta kalma stratejisiyle alakalı olabilir. Bitkiler, çevrelerinde tehlike fark ettiklerinde seslerle etkileşimde bulunarak diğer bitkilerin savunmalarını artırmalarını sağlıyor ya da tehditleri savuşturacak hayvanları çekiyor.

SESİN İZLENMESİ: YENİ BİR ARAŞTIRMA YÖNTEMİ

Sessiz sandığınız bitkiler aslında çığlık atıyor olabilir!

Bitkilerin sesleri, sadece onları gözlemlemek için kullanılan eski yöntemlere karşı yeni bir bakış açısı sunuyor. Artık araştırmacılar, bitkilerin sadece fiziksel değişimlerini gözlemlemekle kalmayacak, aynı zamanda ses profillerini de izleyerek, bitkilerin yaşadığı stresin daha derin bir analizini yapabilecekler. Bu sayede, bitkilerin çevresel etkilere tepkilerini daha iyi anlayabilir ve bu tepkilerin ekosistem üzerindeki potansiyel etkilerini inceleyebiliriz.

BİTKİLERİN SESSİZ DÜNYASININ PERDESİ ARALANDI

Bitkiler hakkında daha önce sahip olduğumuz bilgilerin büyük bir kısmı, onların sessiz ve pasif varlıklar oldukları yönündeydi. Ancak yapılan bu araştırmalar, bitkilerin aslında çevreleriyle çok daha karmaşık bir şekilde iletişim kurduklarını ve bu iletişimin sadece kimyasal değil, aynı zamanda akustik bir boyutunun da olduğunu ortaya koyuyor. Bitkiler, artık sadece "doğal çevremizin sessiz sakinleri" değil, aynı zamanda sesli bir dünyaya sahip, iletişim kurabilen ve çevrelerine yanıt veren canlılar olarak karşımıza çıkıyor.

Kaynak: sciencealert