Cemil Tugay TİS uyarısını tekrarladı: 'Bu yük sürdürülemez'

İzmir’de işçi grevinin 7. gününe girilirken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, sosyal medya üzerinden dikkat çeken bir açıklama yaptı. Tugay, selefi Tunç Soyer’in görev süresinin bitmesine günler kala imzaladığı toplu iş sözleşmesi hakkında net ifadeler kullandı.

Başkan Tugay, söz konusu sözleşmedeki yüksek oranlı ücret artışlarının belediye bütçesiyle karşılanamayacağını belirterek, Belediye-İş Sendikası yetkililerine çağrıda bulundu. Tugay, “Bu ücret artışlarında direnildiği takdirde işçi sayısının azaltılması zorunlu bir sonuç olarak ortaya çıkmaktadır” dedi.

“EK ZAM VE TEŞVİKLER KALDIRILSIN” ÇAĞRISI

Tugay, 2025 Eylül ayında ek zam yapılmaması, ayrıca işçilere sağlanan “işe devam teşvik primi” ve “sağlık raporu almama teşvik primi” uygulamalarının da kaldırılmasını talep etti. Aksi takdirde, yüksek personel giderlerinin işten çıkarmaları zorunlu kılacağını vurguladı.

Başkan Tugay’ın sosyal medya paylaşımı şöyle:

"İzdoğa, İzulaş, İzbeton şirketlerimiz ile Belediye-İş Sendikası arasında seçimlerden üç gün önce imzalanmış olan toplu iş sözleşmelerinde emsallerine göre hayli yüksek kabul edilen taban ücretlerine, yine sözleşme gereği 2025 Mart ayı itibariyle %42 seviyesinde zam yapılmıştır; taban yevmiye ücretleri 1.750,00/1.950,00 TL seviyesine, buna bağlı aylık/giydirilmiş/net ücret 100 Bin Lira’ya ve brüt ücret 160 Bin Lira’ya çıkmıştır; TİS uyarınca 2025 Eylül ayında ayrıca TÜFE nispetinde ek iyileştirme yapılması gerekecek, işçi başına aylık/brüt maliyet 180-210 Bin Lira’ya çıkacaktır. Belediyemiz bütçesiyle bunun karşılanması mümkün değildir. Diğer taraftan; işine düzenli gelen işçiye “işe devam primi”, sağlık raporu almayan işçiye “özendirme primi” ödenmesi şeklinde başka hiçbir kentte ve dünyada görülmemiş “dürüstlük kuralına aykırı” bir uygulamanın devam ettirilmesi kabul edilemez.

Mevcut durum şu sonuçları beraberinde getirmektedir: Diğer iştiraklerdeki işçilerimiz ve örgütlü oldukları sendikalar aynı ücretleri emsal göstererek kendileri bakımından da uygulanmasını talep etmektedirler. Emsali olmayan yüksek ücret artışları Belediyemiz bütçesini ve kaynaklarını tüketmektedir. Bu ücret artışlarında direnildiği takdirde işçi sayısının azaltılması zorunlu bir sonuç olarak ortaya çıkmaktadır.

Belediye-İş Yetkilileri ile yapılan görüşmelerde toplu iş sözleşmesindeki fahiş ücret artışlarının geri alınmayacağı ve tuhaf teşvik primlerinden vaz geçilmeyeceği beyan edilmektedir. Sendika yetkililerinin, üye işçilerimize, Belediyemize karşı büyük tazminat davaları açacaklarını ve kazanacaklarını söyledikleri duyulmaktadır.

İşçilerimize ve Belediye-İş Yetkililerine çağrımızı yinelemek isteriz:

a) 2025 Eylül ayında ek zam yapılmasın.

b) İşe devam teşvik primi ve sağlık raporu almama teşvik primi kaldırılsın.

Diğer tüm çalışanlarımızın ve sendikalarımızın yaptığı fedakarlığa ve nihayetinde Belediyemizin işlerliğine katkı sağlayın. Bu şartla zorunlu işten çıkartma sürecini durduralım. Aksi her durumda zorunlu olarak toplu işten çıkartma süreci devam edecektir.”

Söz konusu sosyal hakların Tunç Soyer döneminde TİS kapsamında kazanıldığını hatırlatan Tugay, “Bu yükün altından kalkmak mümkün değil. Belediyenin geleceğini korumak zorundayım” mesajını verdi.

GREVE RAĞMEN GERİ ADIM YOK

İzmir’de belediye iştiraklerindeki 23 bini aşkın işçiyi ilgilendiren grev devam ederken, Cemil Tugay’ın bu açıklamaları tartışmaları daha da alevlendirdi. İşçi sendikalarının ise bu taleplere nasıl yanıt vereceği merak konusu.