Cihan Sendan: AB'nin yüzünü yeniden Türkiye'ye döndüğü bir dönemdeyiz
Türk-Alman Dostluk Federasyonu Genel Başkanı Cihan Sendan: Avrupa, Türkiye'siz istikrar üretemez hale geldi
Avrupa’da değişen jeopolitik dengeler, Türkiye’yi yeniden bölgesel bir denge unsuru olarak ön plana çıkarıyor. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşı, enerji güvenliği ve göç politikaları gibi temel başlıklarda Türkiye’nin rolü, Avrupa başkentlerinde yeniden değerlendiriliyor. Türk-Alman Dostluk Federasyonu Genel Başkanı Cihan Sendan, “Avrupa artık Türkiye’siz bir istikrar mimarisi kuramayacağını fark etti,” diyerek yeni dönemin kodlarını özetledi.
Türk-Alman Dostluk Federasyonu Genel Başkanı Cihan Sendan; www.yeniizmir.com internet haber sitesini ziyaret etti. Sendan, ziyarette www.yeniizmir.com İmtiyaz Sahibi Fahrettin Dokak, Yazı İşleri Müdürü Mevlüt Dağdeviren ve TV Programcı Özay Yılmaz'la Türkiye-Almanya ile Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdi. Sendan, Avrupa’nın Türkiye’ye dönük yaklaşımında bariz bir değişim olduğunu ifade etti. “Sadece güvenlik değil, enerji, ekonomi, ulaşım ve tedarik zincirleri açısından da Türkiye vazgeçilmez bir aktöre dönüştü” diyen Sendan, bu sürecin Türkiye açısından hem bir fırsat hem de bir sorumluluk içerdiğine dikkat çekti.
“Demokrasi, Türkiye’nin dış politikadaki gücünü artırır”
Sendan, Türkiye’nin bu yeni dönemi değerlendirebilmesi için iç politikada da güçlü bir dönüşüme ihtiyacı olduğunu vurguladı. Hukukun üstünlüğü, şeffaflık ve özgürlükler konusundaki eksikliklerin, Türkiye'nin uluslararası düzeyde itibarını zedelediğine dikkat çeken Sendan, “Avrupa ile ilişkiler sadece stratejik değil; aynı zamanda değer temelli yürütülmeli. İçeride reform olmadan dışarıda güven sağlamak zor,” dedi.
"Sadece seçmen değil, aktörüz”
Avrupa’daki Türkiye kökenli toplumun da bu yeni süreçte daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini belirten Cihan Sendan, “Biz artık yalnızca Türkiye seçimlerinde oy kullanan bir kitle değiliz. Avrupa’da yaşayan, üreten, siyasete katılan ve kanaat oluşturan bir topluluğuz. Türkiye ile Avrupa arasında yeni bir köprü işlevi görebiliriz” diye konuştu. Sendan’a göre, Avrupa’daki Türk toplumunun demokratik taleplerle hem Türkiye’nin dönüşümüne katkı sunması, hem de Avrupa’da yükselen ayrımcılığa karşı daha örgütlü bir duruş sergilemesi gerekiyor. “İki taraflı bir mücadele içindeyiz. Hem burada haklarımızı savunmalı hem orada demokrasiyi güçlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Türkiye-Avrupa ilişkileri için “yeni bir pencere”
Cihan Sendan, Avrupa’nın Türkiye’ye yeniden yönelmesinin kalıcı hale gelebilmesi için karşılıklı adımlar atılması gerektiğini vurguladı. “Bu pencere fırsatlarla dolu ama aynı zamanda kırılgan. Türkiye’nin içeride demokratikleşmesi, kurumlarını güçlendirmesi, bu süreci sürdürülebilir kılar,” dedi. Sendan’a göre Avrupa ile Türkiye arasında yeni bir dönem başlıyor. Bu dönemin merkezinde ise karşılıklı ihtiyaçlar, ortak güvenlik kaygıları ve birbirine entegre olmuş toplumlar yer alıyor. “Avrupa’nın yüzünü Türkiye’ye dönmesi yeterli değil; Türkiye’nin de yüzünü hukuk, özgürlük ve demokrasiye döndüğü bir perspektife ihtiyacımız var” diyerek sözlerini tamamladı.
Kybele Ödülü Artık Tüm Avrupa’yı Kapsayacak
Sendan, Türk-Alman Dostluk Federasyonu tarafından her yıl verilen Kybele Ödülüne ilişkin de yeni bir gelişmeyi haber verdi. Sendan, ödülün kapsamının tüm Avrupa Birliği ülkeleri olacak şekilde genişletileceğini söyledi.
Türkiye ile Almanya arasında kültürel, sosyal ve siyasal alanda dostluk köprüleri kuran kişi ve kurumlara takdim ediliyor. Adını Anadolu’nun kadim ana tanrıçası Kybele’den alan bu ödül, diyalog, hoşgörü ve birlikte yaşam kültürünü teşvik eden çalışmaları onurlandırmayı amaçlıyor. Federasyon, Kybele Ödülü’nü yalnızca sembolik bir takdir değil, aynı zamanda iki toplum arasında karşılıklı anlayışı ve iş birliğini derinleştirme yönünde bir çağrı olarak görüyor.
Federasyon tarafından yapılan son açıklamaya göre, Kybele Ödülü artık yalnızca Almanya’daki değil, tüm Avrupa Birliği ülkelerindeki benzer nitelikteki kişi ve kurumları kapsayacak şekilde genişletilecek. Bu kararla birlikte ödül, Avrupa genelinde toplumsal uyum, kültürler arası diyalog ve birlikte yaşam değerlerini destekleyen daha geniş bir etki alanına ulaşmayı hedefliyor.