İzmir'de grev ikinci gününde: 'Yüzbinlerle İzmir'i kırmızıya boyayacağız'
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile DİSK Genel-İş arasında yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşma sağlanamayınca grev başladı. Binlerce işçi Gündoğdu meydanında toplandı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile DİSK Genel-İş Sendikası arasında yürütülen ve yaklaşık 23 bin işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmeleri tıkanınca, İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir çalışanları greve çıktı.
Dün başlayan grev, bu sabah Konak Pier önünde yapılan kitlesel yürüyüş ile devam etti. “Sadaka değil toplu sözleşme”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atan işçiler, Kültürpark güzergahında yürüyüşe başladı. Yolu kesen emniyet ekipleri nedeniyle yürüyüş, Gündoğdu Meydanı’na yönlendirildi.
“BİZE 45 BİN LİRA, ONLARA 80 BİN TL MAAŞ REVA MI?”
Gündoğdu Meydanı’nda açıklama yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, iktidara yakın patronlara yüksek maaş verilirken belediye işçilerine düşük ücret dayatıldığını savundu. Sarı, şu ifadeleri kullandı:
“Bu işçiler Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy veriyor. Ama hakkını alamıyorsa CHP’de de grev yapar. 25 yıldır yönettiğiniz bu kentte hayatı biz durduruyorsak, emeğimizin karşılığını da isteriz. Beş büyük şirkete 80-90 bin TL maaş verirken bize 45 bin TL’yi reva göremezsiniz. Yüzbinlerle İzmir’i kırmızıya boyayacağız.”
HAKLARINI TALEP ETTİLER
Disk/Genel-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül ise "Biz bundan 5 buçuk ay önce toplu sözleşme masasına oturduğumuzda ‘Gelin bu işi masada çözelim, aksi halde sokaklarda olacağız' dedik. İzmir bizim, İzmir'in vatandaşı da biziz. Bizlere bu sefalet ücreti verenleri getirenler de biziz. Biz İzmirliyiz, İzmir'e sahip çıkan emekçileriz. Biz fazla bir hak istemiyoruz, hakkımız olanı istiyoruz. Hakkımızı alana kadar da mücadele edeceğiz. İki gündür, üzülerek izliyoruz. İzmir halkı mağdur, iki gündür çile geçiyor. İnattan mı, kinden mi, nefretten mi bilmiyoruz ama iki gündür halk mağdur. Mağduriyetin kaynağı olarak bizi gösteriyorlar, greve gitmeden önce de söyledik. Bu mağduriyetin sorumlusu biz değiliz, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve bürokratlarıdır" diye söyledi.
DİSK/Genel-İş İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal da "Sesimizin kısılmasına kimse aldanmasın. Sesin kısılması, başlangıcın tam da ortasında olduğumuz gösterir. Biz buradan konuşunca birileri alınganlık gösteriyor, daha çok alınganlık gösterecekler. 150 gündür sözleşmeyi masada bitirmek için elimizden gelen tüm gayreti gösterdik. Neden bu kadar ücret istendiğini kendilerine anlattık ama her defasında bize kulaklarını tıkadılar. Grevin ikinci gününe gelmenin en büyük nedeni toplu sözleşme adabı bilmeyen belediye bürokratlarıdır. Bizi adım adım sokağa ittiler. Toplu sözleşmenin bir adabı vardır. Masada yürütülen toplu sözleşme bitene kadar her iki tarafa pazarlık unsuru olarak devam eder. Ama bu böyle olmadı. Taslağı emekçi arkadaşlarımızla birlikte hazırlayıp işverene verdikten sonra bizi adeta İzmir halkına linç etmeye başladılar. Bize maliyet hesaplaması yapıyorlar. Şoförse gömlek verdim, itfaiyeye kask, park bahçeye çizme verdim diyor ve maaşlarımızı 214 bin TL'ye kadar çıkardılar. Ama açıklamalarında bunları söylemiyorlar" diye belirtti.
CEMİL TUGAY: “SOKAKLARDA GÜÇ GÖSTERİSİ ORTAYA KOYMA PEŞİNDE OLDUĞUNU ÜZÜLEREK İZLİYORUZ”
DİSK/Genel-İş İzmir 9 No'lu Şube Başkanı Sedat Kenar ise "Alnımız ak, başımız dik. Grevimizin ikinci gününde onurlu mücadelemizi sürdürüyoruz. Güvenlik emekçilerine yapılanlar, bu süreçteki tavırlar asla kabul edilemez. Bakanlıktan yetkimizi aldıktan sonra bu ülkedeki kanunlar şunu diyor; TİS için yetki alınmışsa, bakanlık kendi dahi yetkiyi alamaz ancak bir sonraki dönem yetki değişikliği olur. Bu ülkede haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı her yerde mitingler yapıyoruz. Güvenlikçileri nasıl sözleşme dışına iteriz mühendisliği mi yapıyorsunuz? TİS süreci İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı tarihinde ilk defa bu noktaya geldi. Hesap basit, taleplerimiz basit. Aynı işi yapacaksın birine 10 kalem, diğerine 5 kalem. O masalarda bir niyet var. 5 buçuk aylık serüvenin sonunda greve çıkıldıysa sorumlusu biz değil o masada oturanlardır" sözlerini kullandı.
Yaşanan sözleşme krizine dair sosyal medya hesabından açıklamada bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cemil Tugay "TİS görüşmelerinde dün ne yazık ki bir uzlaşmaya varılamadı. Uzlaşma için yapabileceğimiz özveriyi gösterdik ve elimizden geleni yapmaya hazırız. Şartlarımızı son sınırına kadar zorluyoruz. Ancak biz masa başında içinde bulunduğumuz şartlarla ilgili anlayış ve uzlaşı beklerken, sendika yöneticilerinin bir taraftan işçilere ve basına yanlış bilgiler aktardığını diğer taraftan sokaklarda güç gösterisi ortaya koyma peşinde olduğunu üzülerek izliyoruz. Sendika uzlaşmaz tutumundan vazgeçmeli. Bu grev bitmeli. Gelişmelere göre teklifimizin detaylarını kamuoyuyla paylaşacağız" ifadelerini kullandı.
ULAŞIM VE HİZMETLERDE AKSAMALAR YAŞANIYOR
Grev nedeniyle başta ulaşım olmak üzere birçok belediye hizmeti aksama noktasına geldi. Çöp toplama, ulaşım, sağlık ve bakım hizmetlerinde aksaklıklar yaşanırken, sendika ve belediye arasında yeni görüşme olup olmayacağı merak ediliyor.