• Haberler
  • Gündem
  • Silivri'de kritik duruşma: Baro Başkanı Kaboğlu'na 12 yıl hapis istemi

Silivri'de kritik duruşma: Baro Başkanı Kaboğlu'na 12 yıl hapis istemi

İfade özgürlüğü mü, suç isnadı mı? İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve 10 yönetim kurulu üyesi neden 12 yıla kadar hapisle karşı karşıya? Silivri'de görülen davaya kimler katıldı, hukuk camiası ne diyor? İşte yargı gündeminin en çarpıcı gelişmeleri:

İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu ile baro yönetim kurulu üyeleri hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün Silivri’de başladı. Sanıklar hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” ve “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” suçlamalarıyla 12’şer yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Silivri Marmara Cezaevi Yerleşkesi'nde görülen davanın duruşmasına Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen baro başkanları, yüzlerce avukat, meslek odası temsilcileri, sendikalar ve siyasi parti üyeleri katıldı. Adliye önünde geniş güvenlik önlemleri alınırken, destek için gelen kalabalık “Savunma yargılanamaz” sloganları attı.

KABOĞLU VE EKİBİNE 12 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

İddianamede, İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu ve yönetim kurulu üyelerinin yaptıkları basın açıklamaları ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, söz konusu içeriklerin “terör örgütü propagandası” ve “halkı yanıltıcı bilgi yaymak” kapsamında değerlendirildiği belirtildi. Baro yönetiminin “örgütle mücadele kılıfı altında susturulmak istendiği” görüşü hukuk çevrelerinde tartışma konusu oldu.

“SAVUNMA HAKKI YARGILANIYOR”

Duruşma sonrası kısa bir açıklama yapan İbrahim Kaboğlu, “Biz sadece mesleğimizin ve hukukun gereğini yaptık. Bu dava, savunma hakkını ve bağımsız yargıyı hedef alıyor” dedi. Baro yöneticileri ise davanın ifade özgürlüğüne ve baroların bağımsızlığına müdahale anlamına geldiğini savundu.

BAROLAR BİRLİĞİ SESSİZ KALMADI

Türkiye Barolar Birliği’nden yapılan açıklamada, davanın hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğu ve meslektaşlara yönelik bir gözdağı niteliği taşıdığı vurgulandı. Açıklamada, “Barolar susturulamaz, avukatlık mesleği baskıyla yürümez” ifadeleri yer aldı.