Yeni İzmir Gazetesi’nden Berivan Kaya’nın haberine göre, Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz ev fiyatlarını yükseltirken, kredi bedelleri ev alabilme umudunu her geçen gün daha da azaltıyor. Kiralar ise son 4 yılda 6 kat arttı. Son yıllarda hızla artan kiralar nedeniyle tavan zam uygulaması devreye alındı. Geçen yıl başlayan sınırlamada süre bir yıl daha uzatıldı. Buna göre 2 Temmuz 2024 tarihine kadar sözleşme yenileme döneminde kiracılara en çok yüzde 25 zam yapılacak.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, “Mal sahibiyle kiracılar arasında bu sorun büyüyerek devam edecek. Ev sahiplerine yüzde 25 sınırlaması getirildi ancak iş yerlerine getirilmedi. Hal böyle olunca ev sahipleri kendilerince çözüm bulmaya, kiracılarına baskı uygulamaya çalışıyorlar. Her ne kadar çıkan yasalar olsa da ev sahibi konuyla ilgili kiracısıyla karşı karşıya kalmamak adına rakamları kabul ediyor. Ancak bu sınırlama ikinci kez geldiği için mal sahipleri, kiracılar ve bizleri zorluyor. Fiyatları arttıran kişiler bizmişiz gibi lanse ediliyor. 3 bin 400 tane emlakçım var. Kiraya verdiği evin artışıyla da ilgileniyor. Emlakçılar bu aradaki dengeyi tutmasa mal sahibiyle kiracı ilişkilerindeki davalar 3 katı artar. Ev sahibi ekonomik şartlarda yüksek rakam istiyor” dedi.
“KONUT AÇIĞININ KAPATILMASI LAZIM”
Krizin çözülmesi için önerilerde bulunan Güleroğlu, “Bu krizi çözmek için konut açığının kapatılması lazım. Rusya- Ukrayna savaşı sonrası Antalya, Alanya gibi yerlere geldiler. Türkiye’ye çok fazla bir göç var. Bu da konut krizini derinleştiriyor. Konut eksikliğinin yanı sıra 1 yıldan beri baskılanan konut kredileri var. Konut kredisi kullanamadığımız için yatırımcı elindeki parayı dövize yatırıyor. 350 işkolu gayrimenkul sektörü baskılandı” diye konuştu.
“EV SAHİBİ VE KİRACILAR ARASINDA YARIŞ OLACAK”
İzmir Emlak Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Akgün ise açıklamasında, “Kira artışı sınırlamasıyla ilgili en çok etkilenecek olan mülk sahipleri olacak. Yüzde 25 konusunda hükümetin 2024’e kadar uzattığı ve Meclis’ten torba şeklinde geçecek olan bu yasa mülk sahiplerini üzdü. Piyasada mülk sahipleri ve kiracı arasında ciddi bir kavga ve yarış olacak. Bu kavga adliyeye de yansıyacak. İnsanlar kurnaz bir şekilde 5 yılın sonunda kira tespit davası açıyor. 10 yılı dolduran kiracılar tahliye ediliyor. Artış yapılmadığı için mülk sahipleri ve kiracılar arasında ara buluculuk sistemi bu ay sonunda devreye girecek olsa bile, arabulucuya gitmeden çeşitli baskılar uygulanacak. Bu baskılar sertleşince ev sahipleri mülkünü satmaya kadar gidiyor. Burada hükümetin aldığı karar adaletli değil. Fırsat eşitliğine darbe vurmuştur. Asgari ücrete bir yılda yüzde 102 zam yapmasına rağmen kira artışlarını yüzde 25’le sınırlı tuttu. Burada kiracı-ev sahibi savaşı devam edecek” şeklinde konuştu.
ÇÖZÜM ÖNERİSİ
Bankalar son bir yıldır konut kredisini askıya aldığına dikkat çeken Akgün, “Devlet bankaları konut kredisi veriyor gibi gözüküyor ancak 250 bin veririm diyor. Özel bankalar yüzde 3-4 faizlerle kredi veriyor. İnsanlar konut satın alamıyor. Evlenecek olanlar, evden ayrılanlar kiralık dairelere hücum ediyor. 4 milyon mülteci gerçeğini de unutmamak gerekiyor. Talep çok fazla, arz ve üretim yok. Kira fiyatları normal dairelerde 10 ile 20 bin arasına çıkmıştır. Bunun önlenmesi için hükümetin acil olarak düşük faizli konut kredileri vermesi gerekiyor. Bu kriz başka türlü çözülmez” dedi.
Haber Merkezi
Yorumlar kapalı.