Obezite, kalp hastalıkları, tip 2 diyabet, tansiyon sorunları ve birçok kronik hastalığın en önemli risk faktörleri arasında yer alırken, Türkiye bu alanda Avrupa’nın en yüksek obezite oranlarına sahip ülkelerinden biri olarak öne çıkıyor. Diyetlerin sürdürülememesi, cerrahi yöntemlerin riskli olması ve hızlı kilo alıp verme döngüleri yeni tedavi arayışlarını artırırken, bir Türk bilim insanının geliştirdiği ameliyatsız ve ilaçsız yöntem tıp literatürüne girmeyi başardı. “External gastrik balon” ya da bilinen adıyla “tokluk kemeri”, ayda ortalama 4 kilo zayıflama vadeden yenilikçi bir yöntem olarak dikkat çekiyor.
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mesut Başak tarafından geliştirilen tokluk kemeri, klasik mide balonlarının aksine mideye endoskopiyle yerleştirilmiyor. Vücudun dışına takılan özel bir kemer üzerinde bulunan sert üçgen balon yapısı, mideye dışarıdan baskı uygulayarak hacminin küçülmesini sağlıyor. Bu baskı sayesinde kişi gün boyunca daha çabuk doyuyor ve doğal şekilde daha az besin tüketiyor.
Prof. Dr. Başak, yöntem hakkında “Tamamen dıştan uygulanıyor, hasta günlük yaşamına kesintisiz devam edebiliyor. Kemeri sabah takıp gece çıkarmak yeterli oluyor” dedi.
Klinik çalışmalarda etkinliği kanıtlandı
TÜBİTAK tarafından desteklenen bu yöntemin klinik araştırmaları, Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 100 hasta üzerinde gerçekleştirildi. Çalışmada, tokluk kemeri takılan gruba herhangi bir diyet verilmezken, diğer grup yalnızca diyet programına alındı. Bir ayın sonunda kemer kullanan hastalarda 4,2 kilo, sadece diyet yapanlarda ise 2,2 kilo kaybı görüldü. Bu sonuçlar Sağlık Bakanlığı tarafından tez olarak kabul edildi ve yöntemin klinik olarak etkin olduğu doğrulandı.
Yaklaşık 15 yıldır kullanılan tokluk kemerinin en önemli avantajlarından biri, uygulamanın geri dönüşümlü ve risksiz olması. Mide hacmi gün içinde baskı nedeniyle küçülüyor, böylece kişi erken doymaya başlıyor.
Klasik mide balonuna göre daha güvenli
Klasik mide balonlarının, endoskopik işlem gerektirmesi nedeniyle ciddi komplikasyon riski taşıdığını hatırlatan Prof. Dr. Başak, geçmişte patlama, bağırsak tıkanıklığı ve bulantı-kusma gibi olumsuzlukların yaşandığını belirtti. Dıştan uygulanan gastrik balonda ise bu riskler tamamen ortadan kalkıyor. Kemerin vücut dışında olması sayesinde iştah kontrolü sağlanırken herhangi bir yan etki oluşmuyor.
Başak, “Bu yöntemi 16 yaşından itibaren herkes kullanabilir. 80–90 yaşındaki kişilerde bile rahatlıkla uygulanabiliyor. Günlük hareketleri kısıtlamıyor, spor hariç her durumda takılabiliyor” ifadelerini kullandı.
Tıp literatüründe yerini aldı
External gastrik balon yöntemi, Avrupa Endokrinoloji Kongresi’nde bilimsel bildiri olarak sunuldu ve ABD’de yayımlanan Journal of Life Science dergisinde makale olarak yer aldı. Böylece obezite tedavisinde yeni ve güvenilir bir alternatif olarak uluslararası tıp literatürüne girmiş oldu.
Kilo vermede başarılı sonuçlar
Yöntemi deneyenlerden biri olan 42 yaşındaki Elif Çetiner, hamilelik sonrası aldığı kiloları bu yöntem sayesinde verdiğini aktardı. 90 kilodan üç ay içinde 30–35 kilo verdiğini söyleyen Çetiner, kemeri gün boyu kullandığını, yalnızca spor sırasında çıkardığını belirtti. Hedef ağırlığına ulaştıktan sonra tekrar kilo almadığını ve kemeri yeniden kullanmaya ihtiyaç duymadığını dile getirdi.
