AK Parti Güzelbahçe İlçe Başkanı Halil Durankuş’un TOKİ üzerinden Güzelbahçe Belediyesi’ni hedef alan açıklamalarına, CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek’ten net bir yanıt geldi. Seyrek, yapılan açıklamaların kamuoyunu yanıltmaya yönelik olduğunu savunarak, iddiaların gerçeklerle örtüşmediğini dile getirdi.
Durankuş’un belediyeye yönelik suçlamalarını eleştiren Seyrek, TOKİ ihalesinin kısa süre önce iptal edildiğini hatırlatarak bu gerçeğin görmezden gelinmesini doğru bulmadığını ifade etti. Açıklamasında, TOKİ süreci üzerinden vatandaşlara verilen vaatlere de dikkat çeken Seyrek, yaşanan hayal kırıklıklarının kamuoyunun takdirine bırakılması gerektiğini vurguladı.
CHP’li Seyrek, AK Parti İlçe Başkanı’nın “kamu zararı” iddiasını da sert bir dille eleştirerek, sürecin şeffaf yürütüldüğünü ve ihale modelinin açık hükümler içerdiğini kaydetti. Yap-işlet-devret modeliyle gerçekleştirilen ihalede, alt kiracıların belediye kontrolünde olacağının şartnamede net şekilde yer aldığını belirtti.
Açıklamasında ülke gündemine de değinen Seyrek, ekonomik koşullar ve yerel yönetim başarıları üzerinden yapılabilecek değerlendirmelerin görmezden gelindiğini ifade etti. Güzelbahçe Belediyesi’nin performansına ilişkin kamuoyunda oluşan olumlu tabloya rağmen, mesnetsiz iddialarla gündem oluşturulmaya çalışıldığını savundu.
Devrim Seyrek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“AK Parti Güzelbahçe İlçe Başkanı Sayın Durankuş’un belediyemize yönelik yaptığı açıklamaları esefle okudum. Henüz çok kısa bir süre önce TOKİ ihalesinin iptal edildiği gerçeği ortadayken, bu sürecin yok sayılarak kamuoyunun yanıltılmaya çalışılmasını doğru bulmuyorum. Daha da önemlisi, TOKİ üzerinden ‘konut vaadi’ ile parti üyeliğine yönlendirilen vatandaşlarımızın yaşadığı hayal kırıklığı ortadayken, bu açıklamaların hangi vicdani zeminde yapıldığını Güzelbahçe halkının takdirine bırakıyorum.
Sayın Durankuş, belediyemizi ‘kamu zararı’ iddiasıyla suçlamaktadır. Bu ağır ithamın muhatabı halkımızdır ve değerlendirmesini de halkımızın vicdanı yapacaktır. İlgili ihale süreci şeffaftır; yap-işlet-devret modeliyle gerçekleştirilmiş, üstelik ihale şartnamesinde ‘alt kiracıların belediye kontrolünde olacağı’ açıkça belirtilmiştir. Buna rağmen gerçekle ilgisi olmayan ‘-mış, -miş’ ifadeleriyle kamuoyu oluşturulmaya çalışılması iyi niyetli değildir.
Bugün yapılan açıklamada; ülkemizde asgari ücretin Cumhuriyet tarihinde ilk kez açlık sınırının altında belirlendiğine dair bir özeleştiri beklerdik. Ya da Güzelbahçe Belediye Başkanımızın İzmir genelinde ‘en başarılı belediye başkanı’ seçilmesi dolayısıyla bir tebrik mesajı görmek isterdik. Ne yazık ki, tam da bu süreçlerde mesnetsiz iddialarla gündem yaratılmaya çalışılmaktadır. Geçmediği yolların parasını vatandaşına ödeten bir siyasi anlayışın temsilcisi olarak, bu tür suçlamaları dile getirirken vicdan muhasebesi yapılması gerektiğini hatırlatmak isterim.
Sonuç olarak bilinmelidir ki; Cumhuriyet Halk Partili belediyeler, tüm baskılara ve zorlayıcı koşullara rağmen halkının ve devletinin yanında durmaya devam edecektir. Mevcut hükümet halka sırtını dönmeyi sürdürse de, halkın iradesi ilk sandıkta güçlü bir şekilde yanıtını verecektir. Takdir Güzelbahçe halkının ve İzmir kamuoyunundur. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Güzelbahçe’de TOKİ üzerinden yaşanan siyasi polemik, tarafların karşılıklı açıklamalarıyla kamuoyunun gündemindeki yerini koruyor.
