Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Yargıtay’daki İsmail Rüştü Cirit Konferans Salonu’nda düzenlenen 2025-2026 Adli Yıl Açılış Töreni’nde önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz, mahkemelerin görevinin yerindelik denetimi değil, hukuka uygunluk denetimi yapmak olduğunu vurgulayarak, yargının siyasetin ve idarenin alanına müdahil olmaması gerektiğini belirtti.
Gazze’de yaşanan insani kriz üzerinden adaletin önemine değinen Yılmaz, bilim ve teknolojide ilerlemenin adalet, ahlak ve etik değerlerden kopuk olamayacağını ifade etti. “Gücüm varsa her şeyi yapabilirim anlayışı”nın tehlikeli bir atmosfer yarattığını söyleyen Yılmaz, Türkiye’nin hem gücünü artırmaya hem de haklı konularıyla hareket etmeye devam edeceğini belirtti. Yılmaz, Şeyh Edebali’nin “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” sözünü hatırlatarak, adaletin devletin temeli ve toplumsal düzenin sürdürülebilirliğinin vazgeçilmez unsuru olduğunu vurguladı.
YARGIDA REFORMLAR VE İNSAN HAKLARI GÜVENCELERİ
Yılmaz, 2002’den bu yana yargıyı vesayetçi yapılardan arındırdıklarını, temel hak ve özgürlüklerin güvencelerini genişlettiklerini söyledi. Askeri yargının, Devlet Güvenlik Mahkemelerinin ve Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırıldığını hatırlatan Yılmaz, anayasa değişiklikleriyle vatandaşların Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı kazandığını ifade etti. Başörtüsü, ana dil, din ve vicdan özgürlüğü gibi konularda vatandaşların hak alanlarının genişletildiğini aktardı.
İNSAN KAYNAĞI VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM
Hakim ve savcı sayısının 2002 yılında 9 bin 349 iken bugün 25 bin 551’e yükseldiğini söyleyen Yılmaz, kadın hakim ve savcı sayısında yüzde 433 artış sağlandığını belirtti. Yılmaz, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ile mesleki niteliklerin artırıldığını, UYAP, SEGBİS ve e-tebligat gibi dijital uygulamalarla yargıda dünyaya örnek bir dönüşüm gerçekleştirildiğini dile getirdi. Önümüzdeki dönemde yapay zekâ entegrasyonu ile bu sistemlerin daha ileri seviyeye taşınacağı bilgisini paylaştı.
MAHKEMELERİN GÖREV ALANI VE HUKUKA UYGUNLUK
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, mahkemelerin yerindelik denetimi yapamayacağını, bunun siyasetin ve idarenin alanına müdahale anlamına geldiğini söyledi. Yalnızca hukuka uygunluk denetiminin yapılması gerektiğini ifade eden Yılmaz, bu yaklaşımın yargının tarafsızlığını koruması açısından kritik olduğunu belirtti. Ayrıca 2002’den bu yana faal adli ve idari yargı mahkemelerinin sayısının 3 bin 727’den 8 bin 898’e çıkarıldığı bilgisini verdi.
GELECEĞE YÖNELİK HEDEFLER VE ADALET REFORMU
Yılmaz, Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında ceza adaletinin etkinliğinin artırıldığını, cezasızlık algısının ortadan kaldırıldığını ve özel infaz usullerinin kapsamının genişletildiğini aktardı. Dijital dönüşümün hızlandırılacağını, tebligat işlemlerinin sadeleştirileceğini ve ceza infaz sisteminin yönetim kapasitesinin artırılacağını ifade etti. Kadına yönelik şiddete sıfır tolerans uygulanacağını, yaşlı ve engellilerin adalete erişiminin kolaylaştırılacağını vurguladı.