Çeşme Projesi'nin önünü açan SİT değişikliğine ilişkin verilen iptal kararı, Danıştay tarafından da onandı. Kararın ardından açıklama yapan Çeşme Çevre Derneği, bu gelişmeyi çevre mücadelesi açısından “tarihi bir zafer” olarak nitelendirdi.
"TARİHİ BİR ZAFER" AÇIKLAMASI
Çeşme Çevre Derneği, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bizler, Çeşme Çevre Derneği’nin de davacılar arasında yer aldığı çevre ve yaşam savunucuları olarak; doğamızı, kıyılarımızı, ormanlarımızı ve çocuklarımıza bırakacağımız yaşam alanlarını korumak için verdiğimiz mücadelenin tarihi bir zaferle sonuçlandığını kamuoyuna gururla duyuruyoruz.”
Söz konusu karar, Çeşme Yarımadası’nda yürütülmek istenen mega turizm yatırımlarının hukuki engellerle karşılaştığını bir kez daha ortaya koymuş oldu.
TEŞEKKÜR MESAJI: “BU BİR KOLEKTİF BAŞARI”
Çeşme Çevre Derneği, açıklamasında davanın açılmasında emeği geçen kişi ve kurumlara da özel olarak teşekkür etti. Açıklamada, “Bu sürece katkı sunan tüm kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına, meslek odalarına, bilim insanlarına ve hukukçulara teşekkür ederiz” denildi.
Danıştay’ın onama kararı ile birlikte, SİT değişikliği resmen iptal edilmiş oldu. Bu karar, bölgede yapılmak istenen projelerin çevresel etkileri açısından da emsal teşkil etme potansiyeline sahip.
GELECEK KUŞAKLAR İÇİN MÜCADELE
Açıklama şu şekilde:
"Çeşme Talan Kanal Projesi Hukuken Durduruldu!
Bizler, Çeşme Çevre Derneği’nin de davacılar arasında yer aldığı çevre ve yaşam savunucuları olarak; doğamızı, kıyılarımızı, ormanlarımızı ve çocuklarımıza bırakacağımız yaşam alanlarını korumak için verdiğimiz mücadelenin tarihi bir zaferle sonuçlandığını kamuoyuna gururla duyuruyoruz.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 17 Kasım 2021 tarihinde alınan ve Çeşme ile Urla ilçelerinde 38. Grup (Karaköy-Zeytineli Etabı) doğal sit alanlarının koruma derecelerini düşürerek talana açmayı hedefleyen tescil kararına karşı açılan dava, İzmir 2. İdare Mahkemesi tarafından haklı bulunarak kısmen iptal edilmiştir.
Mahkeme, Bakanlık tarafından “Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak belirlenen S1, S2, S3 ve S4 numaralı poligonların aslında “Nitelikli Doğal Koruma Alanı” niteliği taşıdığını ve bu alanların koruma derecesinin düşürülmesinin hukuka aykırı olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Aynı karar, Bakanlık tarafından yapılan bilimsel çalışmanın usulsüz ve yetersiz olduğunu, sadece yatırım projelerine zemin hazırlamak amacıyla hazırlandığını da vurgulamıştır.
Kararın ardından Bakanlık ve Kültür ve Turizm Bakanlığı kararı istinaf etmiş, ancak İzmir Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi de 2025/1652 sayılı kararıyla istinaf başvurularını reddederek bu büyük çevre zaferini kesinleştirmiştir. Bu kararla birlikte Çeşme’nin zeytinlikleri, ormanları, endemik türleri, su kaynakları ve kıyıları üzerinde planlanan “Talan Kanal Projesi” hukuken durdurulmuştur.
Bu zafer sadece bir dava kazanımı değil, aynı zamanda yaşamı, doğayı ve geleceğimizi savunma kararlılığımızın bir sonucudur. Davanın açılmasına katkı sunan tüm kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına, meslek odalarına, bilim insanlarına ve hukukçularımıza yürekten teşekkür ediyoruz.
Çeşme’de Ranta ve Talan Projelerine Geçit Yok!
Doğayı Savunmaya Devam Edeceğiz!"