Deprem ve jeoloji uzmanı Prof. Dr. Osman Bektaş, Marmara Bölgesi ve İstanbul’a ilişkin dikkat çeken bir değerlendirmede bulundu.

Bektaş, İstanbul’da 7’den büyük deprem olma olasılığının düşük olduğunu belirtti ancak “hazırlıkların en kötü senaryoya göre yapılması gerektiğini” vurguladı.

“HAZIRLIKLARI EN KÖTÜSÜNE UYGUN YAPIN”

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Prof. Dr. Osman Bektaş, Marmara Denizi’ndeki fayların jeolojik özelliklerine değinerek şu ifadeleri kullandı:

“İstanbul için 7’den küçük deprem öngörsek de hazırlıklar en kötü senaryoya göre yapılmalıdır.

Ortak jeolojik ve sismik özelliklere sahip Marmara Havzası’nın üç çukuru (Tekirdağ, Orta Marmara, Çınarcık) 1935, 1963 ve 2025 yıllarında M6,2-6,4 karakteristik depremler üretmişlerdir.”

MARMARA’NIN ÜÇ ÇUKURU VE KIRILMAYAN FAYLAR

Bektaş paylaşımında, Marmara Denizi’ndeki fay hatlarının yapısal özelliklerini şu sözlerle açıkladı:

“Bu depremler neden karakteristik? Yüksek ısı akısı, ince kabuk, akışkan döngüsünün neden olduğu zayıf faylar, 10-20 kilometre derinlikte sürünen (creep) faylar her üç çukurun da üretebileceği ortak karakteristik depremleri gösterir.”

Bektaş, Marmara’da batıdan doğuya doğru stres transferi ve deprem göçünün 1912, 1963 ve 1999 depremleriyle görüldüğünü, 2025’te yaşanan M6,2 Silivri depreminin bu süreci doğruladığını belirtti.

“ORTA MARMARA VE ÇINARCIK FAYLARI KIRILAMIYOR”

Osman Bektaş, Marmara’daki iki önemli fay hattının neden kırılmadığını da şöyle anlattı:

“Batıdan doğuya deprem göçünde gecikmiş, kırılmayan ara bariyerler (Orta Marmara ve Çınarcık Çukuru fayları) tıpkı Silivri depremi gibi ‘creep’ nedeniyle yeterince gerilme biriktirememiş fay segmentleridir.”

Bektaş, bu nedenle İstanbul için olası büyük depremin etkisinin sınırlı olabileceğini, ancak “hazırlıkların her zaman en kötü senaryoya göre yapılması gerektiğini” yineledi.

Muhabir: DENİZHAN GÜZEL