Mil-Diyanet Sen İzmir İl Başkanı Bekir Doğan, Camiler ve Din Görevlileri Haftası kapsamında yaptığı açıklamada, camilerin asırlardır medeniyetimizin temel taşı olduğunu belirtti. Doğan, “Camilerimiz, din görevlilerimiz ve cemaatimiz bir bütünün ayrılmaz parçalarıdır. Camiler sadece birer ibadet yeri değil, aynı zamanda birer eğitim merkezi, birlik ve beraberlik alanıdır. Namazın hayatımızdaki yeri; vücuttaki baş misalidir” dedi.

Bornova Meclisi’nden Filistin’e destek
Bornova Meclisi’nden Filistin’e destek
İçeriği Görüntüle

“DİN GÖREVLİLERİ GÖNÜLLERİN MİMARI”

Din görevlilerinin toplumun manevi damarlarını diri tutan değerli şahsiyetler olduğuna dikkat çeken Bekir Doğan, şunları kaydetti:

“Din görevlilerimiz sadece dini öğretiler aktaran kişiler değil, aynı zamanda gönüllerimizin mimarlarıdır. Onlar sadece minberde konuşan değil, sokakta yaraya merhem olan, evinde dua eden, gençlere umut, yaşlılara huzur olan birer gönül eridir. Bu ülkenin ruh kökleri, din görevlilerimizin gayretiyle ayakta kalmaktadır.”

"CAMİLER, DUVARLARDAN ÇOK DAHA FAZLASIDIR"

Camilerin sadece dört duvar arasında namaz kılınan yerler olarak görmenin büyük bir eksiklik olacağını ifade eden Doğan, şöyle devam etti:
"Camiler asırlardır medeniyetimizin harcı, birlik ve beraberliğimizin sembolü, ilmin ve irfanın harmanlandığı, teslimiyetin topluca yaşandığı, kalplerin aynı secdede buluştuğu mekânlardır. Bugün de camilerimiz, insanımızı Rabbine yaklaştıran, gönüllerimizi aynı kıbleye yönelten kutlu merkezler olmaya devam etmektedir. Namaz sadece bireysel bir ibadet değil, hayatın tümünü kuşatan bir duruştur. O, kulun Rabbine teslimiyetidir. Bu yılın teması bize hatırlatıyor ki, Peygamber Efendimiz'in hayatında namaz bir yük değil, huzurun kaynağı, hayatı şekillendiren ilahi bir pusuladır."

"GAZZE, BİZİM SUSKUNLUĞUMUZUN İMTİHANIDIR"

Gazze'deki soykırıma değinen Doğan, "Bugün Gazze, sadece bir şehir değil tüm ümmetin vicdan aynasıdır. Orada bombaların altında ezilen çocukların çığlığı, bizim namazlarımızın, dualarımızın ve birlik ruhumuzun eksikliğini haykırmaktadır. Din görevlileri ve camiler bu bilinci diri tutmakla sorumludur. Gazze için susmak, secdelerimizi yetim bırakmaktır. Bizler biliyoruz ki cami, minber ve mihrap; sadece namaz için değil, mazlumların sesi olmak için de vardır. Ne yazık ki, dünya mazlumlarının sesi olmak için yola çıkan Sumud Filosu'na yapılan saldırı, sadece Gazze halkının değil, tüm insanlığın vicdanını derinden sarsmıştır. Uluslararası sularda gerçekleştirilen bu zalimane saldırı, sadece bir insani yardım operasyonunu engellemeye yönelik değil, aynı zamanda bir direnişin boğulmaya çalışılmasıdır. Camilerimiz ve din görevlilerimiz, her zaman olduğu gibi, bu tür zalimliklere karşı sesini yükseltecek ve mazlumların haklı davalarını savunmaya devam edecektir. Camiler ve minberler, daima barış ve adaletin savunucusu olacaktır" diye konuştu.

Kaynak: İHA