İzmir merkezli ve liderliğini Binali Camgöz’ün yaptığı 59 sanıklı Camgöz Suç Örgütü davasında önemli gelişmeler yaşandı. İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden duruşmada, Camgöz’ün avukatı müvekkilinin yüzde 93 engelli olduğunu ve Adli Tıp Kurumu’nun “hayatını tek başına idame ettiremeyecek” raporu verdiğini belirtti. Ancak mahkeme, tutukluluk halinin devamına karar vererek davayı erteledi.
Duruşmada söz alan Camgöz’ün avukatı, müvekkilinin sağlık durumu nedeniyle tahliye talebinde bulundu. Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı rapora göre Camgöz, günlük hayatını tek başına sürdüremiyor. Belden aşağısı tutmayan ve tekerlekli sandalye kullanan Camgöz’ün bu durumu, cezaevinde kalmasının zorluklarını gündeme getirdi. Ancak mahkeme, Adli Tıp raporuna rağmen tutukluluğun devamına hükmetti.
SUÇ ÖRGÜTÜ DAVASINDA 13 AYRI OLAY
İddianamede, Camgöz ve örgüt üyelerinin karıştığı 13 farklı suç olayı yer alıyor. Bunlar arasında kasten öldürmeye teşebbüs, silahlı yağma ve mala zarar verme gibi ağır suçlar bulunuyor. Ayrıca Çiğli Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Ali Rıza Koçer’in 2020 yılında uğradığı silahlı saldırı da dosyada yer alıyor. Saldırının örgüt bağlantılı olduğu belirtiliyor.
DOSYALAR BİRLEŞTİRİLDİ
Camgöz örgütü davasında, Foça eski Belediye Başkanı Fatih Gürbüz’ün ismi de geçiyor. Gürbüz, manav İsmail Kılınç’a yönelik silahlı saldırının azmettiricisi olarak dosyada müşteki sanık konumunda bulunuyor. Ancak Gürbüz’ün avukatı aracılığıyla dosyadaki şikayetini geri çektiği öğrenildi. Dosya kapsamında Gürbüz’ün dosyası Camgöz suç örgütü ile birleştirilmişti.
TÜRKİYE’DEN KAÇIŞ
41 suç kaydı ve 25 ulusal arama kaydı olan Binali Camgöz, 2018’de Türkiye’den kaçtıktan sonra Gürcistan, Belarus ve Karadağ gibi ülkelerde saklandı. Temmuz 2022’de Karadağ’da sahte kimlikle yakalanarak Türkiye’ye iade edildi. Kaçış sürecinde suç örgütünü yurtdışından yönetmeye devam ettiği iddia ediliyor.
YARGILAMA SÜRECİ
İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği bazı beraat kararları, istinaf mahkemesi tarafından gerekçesiz bulunarak bozuldu. Özellikle örgütsel suç kapsamının değerlendirilmemesi sebebiyle kararların yeniden incelenmesine hükmedildi.
