Aynı gün içinde önce annesini, ardından eşini kaybeden taksici İsmet Çınar, yaşadığı büyük acıya rağmen, eşinin organlarını bağışlayarak örnek bir davranış sergiledi.
Ayvalık’ın tanınan simalarından olan İsmet Çınar, birkaç saat arayla önce annesinin ardından da çok sevdiği eşi Şükran Çınar’ın vefatıyla sarsıldı. Ancak acısını bir kenara bırakarak doktorların organ bağışı teklifini tereddütsüz kabul etti.
Bağış kararının ardından Ayvalık Devlet Hastanesi Başhekimliği süreci hızla organize ederek, Bursa Organ Nakli Koordinatörlüğü’ne durumu bildirdi. Kısa sürede Bursa ve İstanbul’dan gelen iki ayrı ekip, Şükran Çınar’ın karaciğerini, iki böbreğini, kornealarını, iliğini ve femur kemiğini başarılı bir operasyonla aldı. Organlar, nakil bekleyen hastalara ulaştırılmak üzere hızla yola çıkarıldı.
Operasyonun koordinasyonunu üstlenen Anesteziyoloji ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Samet Kanbir, yaşanan sürecin önemine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün hem kendi mesleki hayatım hem de hastanenin açısından tarihi bir ana şahitlik ettik. Tabii ki bir hastamızın kaybı; biz yoğun bakım hekimleri için çok zor olmasına rağmen, bu kayıp aslında hastamızın yakınlarının da aracılığıyla birçok cana can kattı. Biz de buna vesile olmaktan dolayı hem mesleki olarak hem kendi açımdan hem de bu süreçte bana yardım eden arkadaşlarım adına gurur duyuyorum. Hasta yakınlarına da başsağlığı diliyorum. Ama böyle bir güzel bir şeye, böyle dayanışma örneğine tanıklık edip, onay vererek yardım ettikleri için onlara da minnettarım. Organ nakli, toplumsal bir dayanışma örneğidir. Organ nakli, hayat kurtarır. Organ nakli, can kurtarır. Organ nakline toplum olarak gereken önemi göstermemiz gerektiğini bir hekim olarak düşünüyorum.”
Şükran Çınar’ın acılı eşi İsmet Çınar ise, yaşadığı kaybın derinliğine rağmen eşinin vasiyetini yerine getirmenin huzurunu yaşadığını dile getirdi:
“Önce annemi kaybettim. Birkaç saat sonra ise eşimi kaybettim. Çok üzgünüm. Sağlığında eşimle yaptığımız sohbetlerde, organların insan hayatı için ne kadar değerli olduğunu her defasında konuşurduk. Vefat ettikten sonra doktorun bana organ bağışı konusunu hatırlatmasıyla, tereddütsüz kabul ettim zaten. Bildiğim kadarıyla eşimin organları 4-5 insana hayat verecek. Ne mutlu eşime Şu anda bu acılı günümde en azından bunu düşünerek büyük üzüntümü bir nebze olsun hafifletmeye çalışıyorum. Organ nakli konusunda herkesin farkındalığa sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Evet, son derece acılı bir gündeyim ama insanlar şunu bilmeli; vefat edince biz insanların bedeni toprak altına girince, zaman içerisinde eriyip bitiyor. Oysa organ bekleyenler var. Bizim geride ve organ nakli umuduyla şifa bekleyen; böbrek hastaları gibi her türlü organa ihtiyacı olan insanlara bağışlayacağımız organlarımızla umut olmaya ihtiyacımız var. Ben bunun bilincindeyim.”
Geride beş hastaya hayat veren bağışın hikâyesi, organ nakli konusunda toplumsal farkındalık yaratmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi.