CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, İzmir’de sayısı artırılan Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) hakkında açıklama yaptı. Kılıç, bu uygulamanın mesleki eğitimden çok çocuk emeğinin sömürüsü anlamına geldiğini vurguladı. “Bu, eğitim değil istihdam mühendisliğidir” dedi.
“EĞİTİM DEĞİL, ÇOCUK EMEĞİ SÖMÜRÜSÜ”
CHP’li Kılıç, mesleki eğitimin önemini teslim ederken uygulamanın yanlış biçimde yürütüldüğünü ifade etti:
“Eğitimde çeşitlilik elbette değerlidir. Mesleki eğitim, çocuklarımızın erken yaşta beceri kazanması ve istihdama hazırlanmaları açısından önemli bir alan. Ancak bugün MESEM uygulaması, eğitimin değil; çocuk emeğinin sermayeye ucuz iş gücü olarak sunulmasının aracı haline gelmiştir. Buna itiraz ediyoruz.”
ZORUNLU EĞİTİM MODELİ SORGULANIYOR
Son dönemde “2 yıl zorunlu + 2 yıl isteğe bağlı” lise modeli tartışmalarının, MESEM’lerle eşzamanlı yürütüldüğüne dikkat çeken Kılıç, şunları söyledi:
“12 yıllık zorunlu eğitimi tartışmaya açmak, çocuk işçiliğini kurumsallaştırmanın ilk adımıdır. Bu modelle, özellikle yoksul ailelerin çocukları eğitim sisteminin dışına itilecek, kayıtlı ama korumasız işçiye dönüşecektir. Zorunlu eğitimin tartışıldığı bir ortamda MESEM’lerin sayısının artırılması, eğitim değil açıkça istihdam mühendisliğidir.”
“İZMİR BİLİNÇLİ ŞEKİLDE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR”
Kılıç, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kentte 8 yeni MESEM daha açma planını da eleştirerek şunları söyledi:
“Geçtiğimiz yıl ÇEDES projesi kapsamında pilot il seçilen İzmir, şimdi de MESEM modeliyle adım adım dönüştürülüyor. Bilimsel, laik ve çağdaş eğitimin kalesi olan bu şehir, sistemli bir şekilde ideolojik ve ekonomik dönüşüme maruz bırakılıyor.”
ÇOCUK İŞÇİLİĞİ UYARISI: “BU BİR EĞİTİM DEĞİL, SÖMÜRÜ DÜZENİ”
MESEM'lerde yaşanan iş cinayetlerine dikkat çeken Kılıç, birçok çocuğun güvenliksiz işlerde çalıştırıldığını ve hayatını kaybettiğini belirtti:
“Bu çocuklara ne gerçek anlamda bir meslek kazandırılıyor, ne de güvenli çalışma koşulları sağlanıyor. İş ilişkisi sona eren çocuk, eğitim dışı kalıyor. Bu, ne eğitimdir ne çıraklıktır. Bu, doğrudan çocuk emeğinin sömürülmesidir.”
Kılıç, yaşamını yitiren çocuklardan bazılarını da hatırlattı:
Mehmet Dallı, Necip Fazıl Çırak, Arda Silahlı, Utku Okan Saylan, Turhan Karabulut, Abdurrahman Özkul…
CHP’Lİ KILIÇ’TAN 5 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ
CHP’li Kılıç, sorunun çözümü için şu önerileri sıraladı:
Mesleki eğitim devlet güvencesi altında ve çocuk haklarına uygun şekilde düzenlenmelidir.
MESEM’ler bağımsız denetim mekanizmalarına tabi olmalıdır.
Stajyer çocuklar ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamaz; iş güvenliği sağlanmalıdır.
Eğitimden kopmalar önlenmeli, çocuklar işten ayrılsa dahi eğitim haklarını kaybetmemelidir.
Tüm uygulamalar, Anayasa’nın laik ve bilimsel eğitim ilkesine uygun olarak sürdürülmelidir.
“NE ÇEDES İSTİYORUZ NE DE BU HALİYLE MESEM!”
CHP İzmir Milletvekili Kılıç açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Biz mesleki eğitimi reddetmiyoruz. Ama çocuklarımızın alın terini sermayeye ucuz iş gücü olarak sunan, laik ve bilimsel eğitimi ortadan kaldıran bu anlayışı asla kabul etmiyoruz.
Ne ÇEDES istiyoruz ne bu haliyle MESEM!
Ne tarikatlara teslim oluruz ne de çocuklarımızı sömürü düzenine kurban veririz.
Eğitimin öznesi çocuktur, çıkar değil!”