Demans, yalnızca ileri yaşın sorunu değil. Her 10 hastadan yaklaşık 1’inde 30-65 yaş arasında ortaya çıkan “genç başlangıçlı demans”, özellikle hafıza, dil, görme ve davranışta değişikliklerle kendini gösterebiliyor.

Acıbadem Bakırköy Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Ayla Sifoğlu, demansın erken tanı ve tedavisinin önemine dikkat çekiyor: “Demansın kesin bir tedavisi olmasa da, sosyal hayata katılmak, fiziksel ve zihinsel olarak aktif olmak hastaların yaşam kalitesini artırıyor. Bazı ilaçlar da hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya ve semptomların yönetilmesine yardımcı olabiliyor.”

DEMANS HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER

Demans, günlük yaşamı etkileyen hafıza, dil, problem çözme ve diğer düşünme yeteneklerindeki kaybı ifade ediyor. Sinir hücrelerini tahrip eden bir dizi hastalığın sonucu olarak gelişiyor. Dr. Sifoğlu, bilişsel işlevlerdeki bozulmanın ruh hali, duygusal kontrol, davranış veya motivasyon değişiklikleriyle eşlik edebileceğini belirtiyor.

Demans denildiğinde akla genellikle Alzheimer gelse de, pek çok farklı türü bulunuyor:

Vücudunuz sinyal veriyor: Bu belirtileri ciddiye alın!
Vücudunuz sinyal veriyor: Bu belirtileri ciddiye alın!
İçeriği Görüntüle

Alzheimer: Demansın yüzde 60-70’ini oluşturuyor.
Vasküler demans: Beyindeki mikroskobik kanama veya damar tıkanıklığından kaynaklanıyor.
Lewy cisimcikli demans: Sinir hücreleri içindeki anormal protein birikimiyle gelişiyor.
Frontotemporal demans: Beynin ön lobunun dejenerasyonu sebebiyle görülüyor.

RİSK FAKTÖRLERİ: İLERİ YAŞ VE DAHA FAZLASI

İleri yaş, demansın bilinen en önemli risk faktörü olsa da genetik yatkınlık ikinci sırada geliyor. Dr. Sifoğlu, Alzheimer hastalarının yaklaşık yarısında en az bir ApoE4 gen kopyasının bulunduğunu belirtiyor.

Diğer risk faktörleri arasında yüksek tansiyon, diyabet, obezite, sigara ve alkol kullanımı, hareketsiz yaşam, sosyal izolasyon, zihinsel aktivite eksikliği, depresyon, beslenme yetersizlikleri ve hava kirliliği bulunuyor.

İŞİTME KAYBI DA TEHLİKELİ

İşitme kaybı, demans riskini önemli ölçüde artırabiliyor. Dr. Sifoğlu, 40-50 yaş arasında başlayan işitme kaybının demans riskini yüzde 90 oranında yükseltebileceğini vurguluyor. İşitme kaybı, sosyal izolasyon ve depresyonla ilişkili olduğundan, erken önlem alınması büyük önem taşıyor.

GENÇ YAŞTA DEMANS: İLK BELİRTİLERE DİKKAT

Erken yaşta başlayan demans, genellikle stres, anksiyete veya menopoz gibi durumlarla karıştırıldığı için tanısı gecikebiliyor. Bu hastalarda hafıza kaybı nadir görülürken, dil, görme veya davranış sorunları ilk belirtiler arasında yer alıyor. Ayrıca denge ve koordinasyon problemleri de gelişebiliyor.
Dr. Sifoğlu, genetik faktörlerin yanı sıra felç, travmatik beyin hasarı, bazı enfeksiyonlar ve aşırı alkol kullanımının da genç yaşta demansa yol açabileceğini belirtiyor.

UYARICI BELİRTİLER

Demansın erken evredeki yaygın belirtileri şunları içeriyor:

Yeni bilgilerin ve yaşanan olayların unutulması
Eşyaları kaybetme veya yanlış yere koyma
Kafa karışıklığı, zamanı karıştırma
Konuşmaları takip etmede ve kelime bulmada güçlük
Sorun çözme ve karar vermede zorluk
Tekrar eden sorular sorma
Ruh hali ve davranış değişiklikleri, sosyal aktivitelerden çekilme
Hastalık ilerledikçe, kişiler aile üyelerini tanımayabilir ve kişisel bakım konusunda yardıma ihtiyaç duyabilir.

DEMANSI ÖNLEMEK İÇİN 10 ÖNEMLİ ÖNERİ

Dr. Sifoğlu, demansı önlemek için şu 10 kuralı vurguluyor:
Fiziksel olarak aktif olun: Yürüyüş, koşu, dans, bisiklet veya ev işleri yapın.
Zihninizi aktif tutun: Yeni hobiler edinin, dil öğrenin, oyunlar oynayın.
Sosyal olarak aktif kalın: Aile ve arkadaşlarla sık görüşün.
Diyabet ve obeziteyi kontrol altında tutun.
Tansiyon ve kalp sağlığınızı koruyun.
İşitme sağlığınıza dikkat edin; gerekirse işitme cihazı kullanın.
Alkolü sınırlayın, sigara kullanmayın.
Depresyon durumunda destek alın.
Düzenli ve kaliteli uyuyun; uyku sorunlarınızı tedavi edin.
Beyin sarsıntısı ve travmatik beyin hasarından korunacak aktivitelerden uzak durun.

Kaynak: BASIN BÜLTENİ