İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Eyal Zamir, Gazze’ye yönelik saldırıların bugüne dek İsrail ordusunun karşılaştığı en karmaşık operasyonlardan biri olduğunu belirtti. Glilot istihbarat üssünde düzenlenen “çok cepheli durum değerlendirmesi” toplantısında konuşan Zamir, İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) yeni stratejik güvenlik önceliklerini kamuoyuyla paylaştı.

SALDIRIYLA SAVUNMA: DOKTRİNİN MERKEZİNDE TAARRUZ VAR

Zamir’in açıkladığı 5 maddelik yeni güvenlik doktrini, savunmanın artık saldırganlık yoluyla sağlanacağı ilkesine dayanıyor. İşte IDF'nin yeni güvenlik anlayışının temel taşları:

Savunma, saldırganlıkla sağlanacak

Tüm sınır hatlarında “güvenlik bölgeleri” oluşturulacak

Düşmanın niyetleri kadar kapasitesi de izlenecek

Her cephe farklı yöntemle yönetilecek

Felaket kapıda, 20 cm yağış bekleniyor: İki şehirde OHAL ilan edildi
Felaket kapıda, 20 cm yağış bekleniyor: İki şehirde OHAL ilan edildi
İçeriği Görüntüle

Sürpriz saldırılara hızlı yanıt kabiliyeti geliştirilecek

Zamir, bu yeni yaklaşımın yalnızca Gazze’ye değil, “Tahran’dan Gazze’ye kadar” tüm bölgeyi kapsadığını vurguladı.

GAZZE’DEKİ OPERASYONLAR: “AĞIR BEDEL ÖDÜYORUZ”

IDF komutanı, Gazze'nin güneyindeki çatışmalarda iki askerin daha hayatını kaybettiğini belirterek, savaşın ağır bedellerle sürdüğünü dile getirdi. Zamir, hem taarruz hem de savunma yönünde ilerleme kaydettiklerini ifade etti.

HEDEFTE İRAN VE “İKİNCİ ÇEMBER” ÜLKELERİ

İsrail’in güvenlik odağında İran ve İran bağlantılı milis gruplar yer alıyor. Zamir, özellikle Yemen, Irak ve Suriye'deki İran destekli unsurların İsrail için “ikinci çember” tehdidini oluşturduğunu açıkladı.

Bu kapsamda, “Derinlik Kolordusu” adı verilen özel askeri birim yeniden yapılandırılacak. Bu birim, artık Genelkurmay seviyesinde derin operasyonlar yürütmek ve strateji geliştirmekle sorumlu olacak.

ORTADOĞU’DA GÜVENLİK DENGESİ DEĞİŞİYOR

İsrail’in açıkladığı yeni doktrin, yalnızca askeri değil, bölgesel diplomasi açısından da etkileri olabilecek stratejik bir dönüşüme işaret ediyor. İran, Suriye, Irak ve Yemen’e yönelik yapılabilecek olası önleyici hamleler, bölgedeki tansiyonu artırabilir.

Kaynak: HABER MERKEZİ