İzmir’in Buca ilçesinde bulunan Sultan Alparslan Anadolu Lisesi’nde, bir erkek öğrencinin kız öğrenciler ve öğretmenlerin fotoğraflarını yapay zekâ kullanarak müstehcen hale getirdiği iddia edildi. Olay, hem okulda hem de sosyal medyada büyük tepkiye yol açtı.

Karabağlar’da belediye krizi! 10 bin nüfuslu mahalle Balçova’ya bağlanmak istiyor
Karabağlar’da belediye krizi! 10 bin nüfuslu mahalle Balçova’ya bağlanmak istiyor
İçeriği Görüntüle

Milliyet’ten Ozan Ömer Kadüker’in haberine göre, öğrencinin telefonunda yüzlerce yapay zekâ ile manipüle edilmiş fotoğraf bulundu. Görsellerin ortaya çıkmasının ardından okulda protestolar düzenlendi, öğrenciler “Adalet istiyoruz”, “Mahremiyet kutsaldır”, “Fotoğrafım sana değil, bana ait” yazılı dövizlerle tepkilerini dile getirdi.

“Tesadüfen ortaya çıktı, herkes tedirgin oldu”

Olayın tesadüfen fark edildiğini belirten bir öğrenci, “Bu görüntülerin bir yerde paylaşılıp paylaşılmadığını bilmiyoruz ama telefonunda yüzlerce fotoğraf vardı. Tüm öğrenciler olarak tedirgin olduk. Gerekli cezanın verilmesini istiyoruz” dedi.

Okul yönetimi ve veliler, olayla ilgili idari ve hukuki sürecin başlatılmasını talep etti.

Uzmanlardan dijital şiddet uyarısı

Uzmanlar, yapay zekâ araçlarının kötüye kullanımının özellikle çocuklar ve gençler arasında tehlikeli bir dijital şiddet türü haline geldiğini belirtiyor.

İletişim Bilimci Doç. Dr. Elif Posos Devrani, “Aileler, yapay zekâ ile üretilmiş görsel ve videoları gerçeklerinden ayırt etme, en azından şüphe duyma yetisine sahip olmalıdır. Bu, haksız suçlamaların ve yanlış anlamaların önüne geçer. Ayrıca ebeveynler, dijital ortamdaki bilgiyi sorgulama becerisiyle çocuklarına rol model olmalıdır” dedi.

Devrani, yapay zekânın etik dışı kullanımına karşı mücadelenin yalnızca toplum, yasa yapıcılar ve teknoloji şirketlerinin ortak sorumluluğuyla mümkün olabileceğini vurguladı.

“Yapay zekâyla müstehcen içerik üretmek suçtur”

Bilişim Hukukçusu Gökhan Ahi, rıza olmadan müstehcen içerikli görseller oluşturmanın ve paylaşmanın hukuki sonuçlarına dikkat çekti.

Ahi, “15-18 yaş arası kişilerde ceza sorumluluğu tamdır, sadece yaş küçüklüğü nedeniyle cezada üçte bir indirim uygulanır. Yapay zekâyla oluşturulan müstehcen görseller, eğer bir kişinin yüzüyle oluşturulmuşsa kişilik hakkı ihlali ve hakaret suçu oluşturur. Mağdurlar suç duyurusunda bulunabilir, maddi ve manevi tazminat talep edebilir” dedi.

Ahi ayrıca, “Rehber öğretmenlerin cinsel içerikli vakalarda ihbar yükümlülüğü vardır” diyerek olayın okul yönetimi tarafından resmi makamlara bildirilmesi gerektiğini vurguladı.

Dijital şiddetle mücadelede farkındalık çağrısı

Uzmanlar, bu tür olayların artmaması için okullarda dijital okuryazarlık eğitimlerinin zorunlu hale getirilmesi gerektiğini belirtiyor. Yapay zekâ teknolojilerinin etik kullanımına dair farkındalık oluşturulmadıkça, sanal manipülasyonların gerçek hayatlarda kalıcı hasarlara yol açabileceği uyarısında bulunuyorlar.

Kaynak: HABER MERKEZİ