Dört ana tema çerçevesinde hazırlanan deklarasyonda, iklim krizine karşı yerelde uygulanabilir politikalar öne çıkarıldı.
Gıda güvenliğinden yeşil enerjiye, kent direncinden mavi-yeşil altyapıya kadar birçok başlıkta öneriler sunulan 35 maddelik deklarasyonda İzmir’in öncülüğünde “Kent Gıda Konseyi” kurulması, “İzmir Kentsel Gıda Strateji Belgesi”nin hazırlanması ve “İklim Yurttaş Meclisi” modelinin hayata geçirilmesi gibi kararlar yer aldı.
Kasım ayında Brezilya’nın Belém kentinde düzenlenecek olan COP30 İklim Zirvesi sürecine yerelden deneyim aktarmayı hedefleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’de ilk kez yerel düzeyde gerçekleştirilen COP organizasyonuyla dikkatleri üzerine çekti.
DÖRT TEMADA TOPLANTI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
COP İzmir toplantıları; “İklim Krizi Karşısında Gıda Güvenliği ve Erişimi”, “İzmir’in Enerjide Yeşil Dönüşüm Fırsatları”, “İklim Krizine Dirençli Kentler ve Topluluklar” ve “İzmir’in Geleceği: Yeşil Kuşaklar” başlıklarında düzenlendi. Toplantıların ardından hazırlanan deklarasyonun tanıtımı, Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde (APİKAM) yapıldı.
KATILIM YOĞUNDU
Toplantıya; DSÖ Sağlıklı Şehirler Danışmanı Kira Fortune, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Bergama Belediye Başkanı Prof. Dr. Tanju Çelik, Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen, akademisyenler, büyükelçiler, STK temsilcileri ve belediye yetkilileri katıldı.
Açılış konuşmasında sürdürülebilirliğin önemine dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, şu ifadeleri kullandı:
“Modern toplumun iki iddiası vardı: Geleceğin aydınlık olduğu ve her şeyin üstesinden bilim ve teknolojiyle gelineceği. Ancak artık risk toplumlarında yaşadığımızı görüyoruz. Yeni bir doğayı var edemeyeceksek, var olana sahip çıkmanın yollarına bakmamız lazım. Bugün yaptığımız her şeyin buna hizmet ettiğini düşünüyorum.”
DSÖ Sağlıklı Şehirler Danışmanı Kira Fortune, COP İzmir’in zamanlamasının ve yerinin oldukça isabetli olduğunu belirtti. İzmir’in yerel iklim mücadelesinde örnek bir kent olduğunu vurgulayan Fortune, “COP’un yerelleştirilmesi öncelikli konulardan biri. İzmir’de çok önemli adımlar atılıyor” dedi.
Toplantıya çevrimiçi bağlanan ICLEI Küresel Savunuculuk Direktörü Yunus Arıkan da İzmir’in sürece katkı sunan öncü bir kent olduğunu söyledi. Arıkan, “COP İzmir, tekrar iklim duyarlılığına katkı sağladı. Kentlerin bu kadar güçlü olması, hepimizin elini güçlendiriyor” diye konuştu.
Açıklanan deklarasyonda öne çıkan başlıca maddelerden bazıları şöyle:
Kent Gıda Konseyi kurulması,
İklim Yurttaş Meclisi modelinin uygulanması,
Gıda üretiminde mahalle bostanlarının teşviki,
Yağmur suyu hasadı ve yüzey suyu yönlendirme sistemlerinin geliştirilmesi,
Soğuk zincir altyapısının güçlendirilmesi,
Karbon emisyonlarının azaltılması için 2030 hedefi,
Kent içi ulaşıma çevresel duyarlılık kazandırılması,
Yeşil ve mavi altyapının dijital izleme sistemleriyle desteklenmesi,
İklim adaletinin sağlanması,
Kırsal dokunun korunması ve doğa dostu turizmin teşviki.
256 MADDELİK EYLEM PLANI HAZIRLANDI
Toplamda 224 kişinin katılım sağladığı COP İzmir sürecinde, paydaşların katkılarıyla sadece 35 maddelik deklarasyon değil, aynı zamanda bu hedefleri uygulamaya dönüştürecek 256 maddelik COP İzmir Eylem Planı da oluşturuldu. Bu belgeye ve detaylara Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği’nin resmi internet sitesi üzerinden ulaşılabiliyor.




