İzmir’de başlatılan dev bir yapı kooperatifi projesi, yüzlerce aile için büyük bir mağduriyetin adı oldu. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’nın tutuklandığı yolsuzluk soruşturmasının kooperatif dosyasında, hayalleri yıkılan çok sayıda vatandaşın yaşadıkları gün yüzüne çıktı. İddialar, sadece inşaatın durmasından ibaret değil; ihale usulsüzlükleri, akraba ilişkileri ve ortak alanlara gizlice yerleştirilen villalarla ilgili de çarpıcı detaylar içeriyor.
BELEDİYE GÜVENCESİYLE BAŞLADI
2022 yılında dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla tanıtımı yapılan ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği kooperatif projesi, başlangıçta yüzlerce aileye umut olmuştu. Ancak süreç içerisinde, ödemelerini eksiksiz yapan vatandaşlar ilerleme göremeyince hayal kırıklığı yaşadı. Kooperatif üyeleri, belediye güvencesine güvenerek projeye dahil olduklarını ancak ortada ne ev ne de ilerleme olduğunu belirtti.
İNŞAAT DURDURULDU
Gaziemir Aktepe Mahallesi’nde 164 konuttan oluşması planlanan projede, inşaatın yalnızca %9,77’si tamamlandı. Kooperatif Başkanı Ali Alpyavuz, üyelerin büyük bölümünün ödemelerini yaptığını ancak müteahhit firmaya verilen yüksek avanslara rağmen inşaatın durduğunu ifade etti:
"2022 yılında Tunç Soyer ve birçok İzmir'deki STK'nın tanıtımıyla oluşturulan bir kooperatife kendi ayaklarımızla gidip üye olduk... Müteahhit firma herhangi bir çalışma yapmıyordu. Çok yüksek bir avans almasına rağmen biz yönetime gelmeden yaklaşık 3-4 ay gibi bir süreç içerisinde bütün inşaat faaliyetlerini durdurmuştu."
Projenin yalnızca mali değil, etik yönünde de büyük soru işaretleri bulunuyor. Kooperatifin ihalesinde yer alan firmaların, CHP’li bazı isimlerin yakınlarıyla bağlantılı olduğu öne sürüldü. Kooperatif Başkanı Alpyavuz, skandalın boyutlarını şu sözlerle dile getirdi:
"Burada ihaleye fesat karıştırmak var. Evrakta sahtecilik var, zimmet var... ihaleye katılan 3 firma da yöneticilerin akrabalarıydı... proje bedeli yaklaşık 2 ay gibi çok kısa bir süreç sonrasında 329 milyona ihale edilmiştir."
ORTAK ALANDA LÜKS VİLLALAR
Projede en dikkat çeken iddialardan biri de başlangıçta yeşil alan ve havuz olarak tanıtılan alanlara villalar yapılması oldu. Bu villaların bazı CHP'li isimlerle ilişkilendirildiği öne sürüldü. Alpyavuz, KOOPBİS sisteminde konut numaralarının farklılığına dikkat çekerek şunları söyledi:
"Araştırdığımızda ortak alana, havuz ve yeşil alan olarak konumlandırılan alana villalar yerleştirilmiş 11 dubleks villa olduğunu belirledik... yöneticilerimiz olan Şenol Aslanoğlu'nun eşi Duygu Aslanoğlu'na... Mahir Polat'ın eşi Meltem Polat gibi isimlerle karşılaştık."
Projeye dahil olan bazı üyeler, belediye tarafından yapılan yeni maliyet hesaplamalarıyla şoke oldu. Başlangıçta 1 milyon TL’ye alınan dairelerin maliyeti, bugün 12 milyon TL’ye yükseldi. Emekli Hasan Uluğ, yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle dile getirdi:
"Belediyeye elbette ki güveneceksin... Olan bizim yatırdığımız paralara oldu; heba oldu gitti. Şimdi bizim yatırdığımız paraya göre şu an inşaatın yüzde 60, 70'inin bitmesi gerekiyordu... Şu an inşaatın tamamlanması için bize çıkarılan rakam 7 milyon, 8 milyon."
5 BİN MAĞDUR
Yalnızca bu projeyle sınırlı kalmayan mağduriyetin, benzer yapı kooperatifleriyle birlikte İzmir genelinde 5 bin aileye ulaştığı ifade edildi. Hukuki süreci başlatan mağdurlar, ya evlerinin tamamlanmasını ya da yatırımlarının bugünkü enflasyon oranıyla iade edilmesini talep ediyor.
İzmir’de kamu güvencesiyle başlayan ve siyasi destekle duyurulan bir projenin, kısa sürede nasıl büyük bir krize dönüştüğü ortaya serilirken, soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte kamuoyunun beklentisi de adaletin tam anlamıyla sağlanması yönünde.
