"Bir ürün hakkında konuştuktan hemen sonra reklamını görmem tesadüf mü?" Bu endişe, modern çağın en yaygın dijital korkularından birini temsil ediyor. Siber güvenlik uzmanları, cihazların bizi "doğrudan dinlemediğini" belirtse de, asıl tehlike daha karmaşık bir süreçte gizli: Uygulamaların birincil işlevi için gerekli olmayan izinler aracılığıyla gerçekleştirilen aşırı ve gereksiz veri toplama. Bu haberin amacı, spekülasyonları bir kenara bırakıp, bağımsız siber güvenlik raporlarına dayanarak akıllı telefonlarımızdaki mikrofon ve diğer kritik izinlerin yarattığı riskleri somut verilerle ortaya koymaktır.
En çok risk taşıyan dört kritik izin
Bir uygulamanın temel işlevi için gerekmeyen bir erişim istemesi, dijital güvenlik açısından her zaman bir alarm işaretidir. Siber güvenlik firmalarının raporları, veri ihlali riskini artıran ve kullanıcılar tarafından en az sorgulanan dört kritik izin kategorisini işaret ediyor:
-
Mikrofon ve kamera: Arka planda ses ve görüntü kaydı potansiyeli yaratır.
-
Konum (arka planda): Uygulamayı kullanmasanız bile coğrafi hareketlerinizin sürekli kaydedilmesi demektir.
-
Kişiler ve dosya erişimi: Kişisel iletişim ve cihazdaki özel verilere izinsiz erişim yetkisidir.
Gereksiz izin isteyen uygulama kategorileri
Bağımsız siber güvenlik firması Avast'ın ve benzeri kuruluşların raporlarına göre, birçok popüler uygulama, temel işlevleri için gereksiz yere Mikrofon veya Konum (Arka Planda) gibi kritik izinleri talep etmektedir.
En çok gereksiz izin isteyen uygulama kategorileri, sırasıyla aşağıdaki sıralamayı takip etmektedir:
-
Ücretsiz oyunlar
-
Hava durumu uygulamaları
-
El feneri/Temizlik uygulamaları
Bu istatistikler, kullanıcıların hangi izinleri kısıtlamaları gerektiği konusunda somut bir yol haritası sunmaktadır.

Akıllı telefonlar bizi dinliyor mu?
Bir uygulamanın mikrofonu sürekli açık tutması, yüksek pil tüketimi ve büyük veri transferi gerektireceği için teknik olarak zor ve verimsizdir. Reklamların "sihirli" bir dinleme sonucu değil, verilerin mükemmel korelasyonu sayesinde karşımıza çıktığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Büyük teknoloji şirketlerinin (Meta, Google) yayınladığı veri politikası belgeleri, reklam ağlarının cihazımızdaki izinler aracılığıyla topladığı verileri (konum, uygulama kullanımı, web sitesinde geçirilen süre) birleştirerek "Davranışsal Profilimizi" oluşturduğunu ortaya koymaktadır.
Önemli tespitler:
-
Bir kullanıcının ortalama profili, yüzlerce farklı veri noktası kullanılarak oluşturulur.
-
Toplanan verilerin %70'inden fazlası, kullanıcının bir uygulamayı aktif olarak kullanmadığı, yani arka planda gerçekleşen işlemlerden elde edilir.
Reklam hedeflemesinde mikrofon verisi yerine Konum, Anlık Görüntü (Snapchat gibi) ve Klavyedeki Arama Terimleri gibi verilerin çok daha etkili olduğu kanıtlanmıştır.
Anında uygulanabilir güvenlik kontrol listesi
Gizliliğinizi korumak için pahalı yazılımlara ihtiyacınız yoktur. İşte iOS ve Android kullanıcılarının hemen şimdi uygulayabileceği üç pratik ve veriye dayalı adım:
-
Gereksiz izinleri kaldırın (Sadece kullanırken izin verin): Uygulama izinlerinizi düzenli olarak gözden geçirin. Mikrofon, Konum ve Kamera gibi izinleri sadece "Uygulamayı Kullanırken İzin Ver" seçeneğiyle kısıtlayın. (Örn: Bir hava durumu uygulamasının mikrofonunuza erişmesine gerek yoktur.)
-
Arka plan uygulama etkinliğini kısıtlayın: Ayarlarınızdaki Pil veya Uygulama Ayarları menüsünden arka planda yüksek veri veya pil tüketimi yapan uygulamaları tespit edin ve etkinliklerini kısıtlayın. Bu, gizliliğinizi koruduğu gibi pil ömrünü de uzatır.
-
Kullanılmayan uygulamaları silin: Telefonunuzda aylardır kullanmadığınız uygulamaları silin. Kullanılmayan bir uygulama, hala eski izinleriyle arka planda veri toplama potansiyeline sahiptir ve olası bir veri sızıntısı riskini azaltmanın en kesin yoludur.





