İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON’da yolsuzluk ve usulsüzlük yapıldığı iddialarıyla devam eden davanın sanıklarından Şenol Aslanoğlu’nun, “el birliği ile güzelim modelin anasını ağlattık” ifadesi, S.S. İş İnsanları Gaziemir Konut Yapı Kooperatifi’nin sert tepkisine neden oldu.
Kooperatif yönetimi tarafından yapılan yazılı açıklamada, bu ifadenin gerçek mağduriyetleri görmezden geldiği savunularak, “Anası ağlayan bir ‘model’ değildir. Anası ağlayan yıllardır birikimini, umudunu ve geleceğini bu projelere bağlayan binlerce kooperatif üyesidir” denildi.
“Bu ifade kamu vicdanını yaralıyor”
Açıklamada, Şenol Aslanoğlu’nun kullandığı ifadenin sorumluluğu belirsizleştirdiği ve kamu vicdanını zedelediği vurgulandı. Kooperatif yönetimi, yaşanan sürecin basit bir “model” tartışması olarak sunulamayacağını belirterek, gerçek mağduriyetlerin üzerinin örtüldüğünü savundu.
“Şenol Aslanoğlu tarafından yapılan açıklamalarda kullanılan ‘el birliği ile güzelim modelin anasını ağlattık’ ifadesi, yaşanan gerçek mağduriyetleri örtbas eden, sorumluluğu belirsizleştiren ve kamu vicdanını yaralayan bir ifadedir” denilen açıklamada, bu nedenle kamuoyuna açık ve net bir yanıt verme zorunluluğu doğduğu ifade edildi.
“Gerçek mağdurlar bilinçli şekilde yok sayılıyor”
Kooperatif yönetimi, davada sanıklar arasında yer alan bürokratlar, yöneticiler ve soyut kavramlar üzerinden bir mağduriyet tartışması yürütüldüğünü, ancak gerçek mağdurların görmezden gelindiğini ileri sürdü. Açıklamada, “Bugün hâlâ kamuoyunda sanıkların arasındaki bürokratların, yöneticilerin ve soyut kavramların mağduriyeti tartışılırken, gerçek mağdurlar bilinçli bir şekilde yok sayılmaktadır” ifadelerine yer verildi.
“11 eylem yaptık, kapı kapı dolaştık”
Kooperatif üyelerinin yaşadığı mağduriyetin yeni olmadığına dikkat çekilen açıklamada, bugüne kadar 11 ayrı eylem yapıldığı, defalarca basın açıklaması yayımlandığı ve yetkililere ulaşmak için yoğun çaba gösterildiği belirtildi.
“Hangi CHP’li milletvekili bir kez olsun bir kooperatif üyesinin kapısını çalıp derdini dinledi? Hangi bürokrat sorumluluk alıp sahaya indi? Hiçbiri” denilen açıklamada, kooperatif üyelerinin Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne duyduğu güvenin kalmadığı savunuldu.
"Güvenimiz kalmadı"
Kooperatif üyelerinin güven duygusunu kaybettiğine dikkat çekilen açıklamada şöyle devam etti:
"Artık kooperatif üyelerinin Cumhuriyet Halk Partisi'ne, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne, İZBETON'a, İzmir Ticaret Odasına en ufak bir güveni kalmamıştır. Bu güven kaybı bir günde oluşmamış, yıllara yayılan ihmalin, suskunluğun ve sorumluluktan kaçışın sonucudur. Şenol Aslanoğlu'nun Cemil Tugay için söylediği 'İnşaatları durdurmasalardı devam edecekti' yönündeki söylemi, kooperatifimiz açısından gerçeği yansıtmamaktadır. Üyeler olarak yönetime geçtiğimiz tarihte müteahhit firmaya yüklü miktarda avans ödenmiş olmasına rağmen sahada fiilen çalışması yoktur. Kooperatif üyeleri tüm borçlarını eksiksiz ödemiştir. Buna rağmen kooperatif kasası boştur. Dahası kooperatifin vergi borçları olduğu ortaya çıkmıştır. Bu tablo açıkça göstermektedir ki sorun sonradan yaşanan bir kriz değil kooperatifin kuruluşundan itibaren süregelen usulsüzlükler zinciridir. Bu usulsüzlüklerle ilgili yasal başvurular Kasım 2024'te kooperatifimizin yeni yönetimi tarafından yapılmıştır. Bugün hâlâ bu gerçeğin görmezden gelinmesi kabul edilemez."
"Yapılması gereken kooperatif üyelerinin zararlarının derhal giderilmesidir"
Kurumların kendi hatalarını açıkça kabul etmesi ve yıllardır mağdur edilen kooperatif üyelerinin zararlarını derhal ve somut biçimde giderilmesi gerektiği vurgulanan açıklamanın sonunda, "Aksi halde yapılan her açıklama, her demeç ve her 'model' vurgusu, mağdurların öfkesini büyütmekten ve kamu vicdanındaki yarayı derinleştirmekten başka bir işe yaramayacaktır. Biz buradayız. Mağduriyetlerimizle, belgelerimizle ve taleplerimizle buradayız. Ve bu gerçekler kabul edilene kadar da susmayacağız" denildi.





