ABD Ulaştırma Bakanı Sean Duffy’nin talimatıyla NASA, önümüzdeki beş yıl içinde Ay yüzeyine enerji üretebilecek bir nükleer reaktör kurmayı hedefliyor. Bakan Duffy, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “Uzayda önde olan, dünyada da önde olur” diyerek, Ay’da kurulacak nükleer fisyon reaktörünün üslerin enerji ihtiyacını karşılayacağını belirtti.

Politico tarafından sızdırılan belgeye göre NASA, 2029 yılı sonuna kadar 100 kilovatlık kapasiteye sahip bir nükleer reaktör tasarımı için özel şirketlerden teklif toplamaya hazırlanıyor. Bu güç, yaklaşık 50-100 hanenin elektrik ihtiyacına denk geliyor. NASA’nın uzayda nükleer enerji araştırmaları ise 2000’li yıllardan beri sürüyor. 2022’de üç şirkete, Ay’da kullanılabilecek 40 kilovatlık küçük reaktörler için toplam 15 milyon dolar değerinde ihaleler verilmişti.

NEDEN AY’DA NÜKLEER ENERJİ?

Ay’da bir gün, Dünya’daki yaklaşık dört haftaya denk geliyor. İki hafta süren gündüz, ardından gelen iki haftalık gece ve aşırı soğuk nedeniyle yalnızca güneş panelleriyle kalıcı enerji sağlamak güçleşiyor. NASA, Güneş’ten bağımsız bir enerji kaynağının, Ay’da kalıcı insan varlığı için hayati önem taşıdığını vurguluyor.

ABD’nin Artemis programı kapsamında, 2026’da dört astronotun Ay’ın güney kutbuna gönderilerek burada kalıcı bir üs kurulması planlanıyor. Bu üs, Mars ve daha uzak hedeflere insanlı görevlerin başlatılmasında bir sıçrama tahtası olarak görülüyor. Bakan Duffy, Ay’da geliştirilecek nükleer enerji teknolojilerinin gelecekte Mars’ta da enerji ihtiyacını karşılayacağını ifade etti.

UZAYDA GÜÇ REKABETİ KIZIŞIYOR

Bu nükleer enerji planları, ABD ile Çin ve Rusya arasındaki “uzay yarışı” bağlamında da büyük önem taşıyor. Duffy, Çin ve Rusya’nın 2030’lu yıllarda Ay’da nükleer enerji santralleri kurma hedeflerine dikkat çekerek, uzayda ilk üstünlüğü elde eden ülkenin bölgeyi “girilmez alan” ilan edebileceğini söyledi. ABD, böyle bir durumun Artemis programını aksatabileceği endişesi taşıyor.

1967 tarihli Birleşmiş Milletler Uzay Antlaşması, Ay üzerinde hiçbir ülkenin mülkiyet iddiasında bulunamayacağını belirtiyor. Ancak 2020’de ABD öncülüğünde imzalanan Artemis Anlaşmaları, Ay’daki faaliyetlerde güvenlik bölgeleri kurulmasına olanak tanıyor. Bu anlaşmaya 56 ülke katılırken, Çin henüz taraf değil.

Apple’dan iCloud şoku: Türkiye fiyatlarına zam!
Apple’dan iCloud şoku: Türkiye fiyatlarına zam!
İçeriği Görüntüle

AY’DAKİ KAYNAKLAR YENİ BİR REKABET ALANI

Ay, su, helyum ve nadir toprak elementleri gibi kritik kaynakları bünyesinde barındırıyor. Su, hem astronotların yaşamı için hem de roket yakıtı üretiminde kullanılıyor. Helyum, geleceğin nükleer füzyon teknolojilerinde önemli bir rol oynayabilir. Nadir toprak elementleri ise elektronik ve medikal cihazlarda vazgeçilmez.

Son yıllarda Çin, uzay çalışmalarında önemli başarılar elde etti; kendi uzay istasyonunu kurdu, Mars’a araç indirdi ve Ay’ın karanlık yüzeyine ilk inişi gerçekleştirdi. Çin’in de Ay’da üs kurmak ve Mars’a insan göndermek gibi planları bulunuyor. Bu nedenle ABD’nin nükleer enerji yatırımı, sadece teknoloji geliştirme değil, aynı zamanda stratejik ve jeopolitik bir rekabet olarak değerlendiriliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ