Amerikalı moleküler biyolog, FOXP3 genini tanımlayan ekibin en önemli isimlerinden biri olarak, insan bağışıklık toleransının anlaşılmasında kritik rol oynadı.

Avrupa’da genç girişimcilere büyük destek
Avrupa’da genç girişimcilere büyük destek
İçeriği Görüntüle

BİLİM DÜNYASINA YÖN VEREN KEŞİF

Mary Brunkow, 2001 yılında FOXP3 geninin keşfiyle tıp tarihine geçti. Bu genin, bağışıklık sisteminin kendi hücrelerine saldırmasını engelleyen düzenleyici T hücrelerin (Treg) oluşumunda temel rol oynadığı anlaşıldı. Brunkow’un araştırmaları, otoimmün hastalıkların mekanizmalarının çözülmesine önemli katkı sağladı.

EĞİTİM VE KARİYER

1961 doğumlu Mary Brunkow, Princeton Üniversitesi’nde moleküler biyoloji alanında yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamladı. Bilimsel kariyerine immünoloji araştırmalarıyla başlayan Brunkow, günümüzde Institute for Systems Biology (ISB) bünyesinde çalışmalarını sürdürüyor.

Mary Brunkow

NOBEL ÖDÜLÜ VE KATKILARI

2025 yılında Fred Ramsdell ve Shimon Sakaguchi ile birlikte Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü’ne layık görülen Brunkow, ödülünü “bilimin evrensel iş birliğiyle” kazandığını belirterek tüm ekibine teşekkür etti. Nobel Komitesi, Brunkow’un FOXP3 genini tanımlama sürecindeki katkılarını “bağışıklık sisteminin denge mekanizmalarının anlaşılmasında devrim niteliğinde” olarak değerlendirdi.

BİLİME ADANMIŞ BİR YAŞAM

Mary Brunkow, bugüne kadar pek çok genç bilim insanına mentorluk yaptı ve bağışıklık sistemi üzerine yürüttüğü projelerle sayısız yayına imza attı. Brunkow, özellikle otoimmün hastalıkların tedavisine yönelik gen temelli yaklaşımlar geliştirilmesinde öncü isimlerden biri olarak kabul ediliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ