Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Altın Üzüm Ödülleri, iyiliği yaşam biçimi haline getiren gönül insanlarını bir araya getirdi.
Gecenin en anlamlı ödüllerinden biri olan “İyilik Elçisi Ödülü”, toplum yararına yaptığı örnek çalışmalar, sosyal sorumluluk projeleri ve insana dokunan yüreğiyle fark yaratan Urla Kızılay Başkanı Nurgül Saltık’a verildi.

İyiliği görev değil, yaşam biçimi olarak görüyor
Nurgül Saltık, Kızılay’ın merhamet ve dayanışma ruhunu yalnızca temsil etmekle kalmayıp, her projesinde yaşatarak çoğalttı.
Urla’da yürüttüğü projelerle binlerce insanın hayatına dokunan Saltık, iyiliği bir görev değil, bir yaşam biçimi olarak benimsedi.

“Tadında Umut Var” projesiyle umut sofrası kurdu
Saltık, “TADINDA UMUT VAR” projesiyle Aile Yılı kapsamında hükümlü genç kızlara ve dezavantajlı bireylere umut aşıladı.
Proje kapsamında mutfak, bir terapi alanına; sofra ise paylaşımın sembolüne dönüştü.

Doğaya ve çevreye iyilikle dokundu
Urla Kızılay ekibiyle birlikte yürüttüğü “Sıfır Atık – Doğaya İyilik” projeleriyle çevre bilincini artıran Saltık, doğayı korumanın da bir iyilik biçimi olduğunu herkese gösterdi.
Bu sayede çevre dostu uygulamalarıyla Urla’da sürdürülebilir yaşam farkındalığı yarattı.

Engelli bireylere destek: “Hayata Bağlan”
Saltık’ın öncülüğünde yürütülen “HAYATA BAĞLAN” projesi, engelli bireyler ve ailelerine umut oldu.
Proje, katılımcılara yeniden başlama motivasyonu kazandırarak sosyal hayata güçlü bir dönüş sağladı.

Kan bağışı ve toplum sağlığı kampanyalarıyla fark yarattı
Saltık’ın liderliğinde Urla Kızılay, düzenlediği kan bağışı kampanyaları ile yüzlerce hayat kurtardı.
Ayrıca toplum sağlığı ve çevre etkinlikleriyle dayanışma kültürünü güçlendirdi; kadın, çocuk, yaşlı ve engelli bireylerin yanında olarak Kızılay’ın insani yardım misyonunu her adımda büyüttü.

“İyilik, tebessümde ve dokunuşta saklıdır”
Nurgül Saltık, ödül sonrası yaptığı konuşmada şu anlamlı sözleri dile getirdi:
“İyilik, bazen bir tebessümde, bazen bir dokunuşta saklıdır. Biz Kızılay ailesi olarak, insanın insana merhametle uzandığı her anda oradayız.
Bu ödül, yalnızca bana değil; gönüllülerimizin kalbinde büyüyen iyilik tohumlarına verilmiş bir armağandır.”




