41 yaşındaki Arnavut mahkum Toma, atölyeden çaldığı bir eğe ile demir parmaklıkları kesti ve düğümlenmiş çarşaflardan yaptığı halatla dış duvara indi. Altı metre yüksekliğindeki duvarı aşan Toma, karanlıkta izini kaybettirdi. Firar, cezaevinde vardiya değişimi sırasında gerçekleştiği için gardiyanlar tarafından fark edilmedi.
Cezaevindeki Durum Alarm Veriyor
Opera Cezaevi, 918 kişilik kapasitesine karşın 1.338 mahkum barındırıyor ve 811 memur olması gerekirken yalnızca 533 görev yapıyor. Cezaevi polisi sendikası UILPA Genel Sekreteri Gennarino De Fazio, yaşanan olayın, 25 yıldır uygulanan yanlış cezaevi politikalarının çöküşünü gösterdiğini ifade etti. Fazla kapasite ve personel yetersizliği, hem mahkumların haklarının ihlal edilmesine hem de görevlilerin ciddi risk altında olmasına yol açıyor.
Michael Scofield Esintileri
Taulant Toma daha önce de birkaç kez firar etmişti. 2009 yılında Terni Cezaevi’nden kaçtıktan sonra 2013’te Parma’daki maksimum güvenlik bölümünden başka bir mahkumla birlikte firar etmişti. Parma firarının ardından Belçika’da yakalanan Toma, kısa süre sonra buradan da kaçmayı başarmıştı. Bu yönüyle Toma’nın dosyası artık iki ülkeye yayılan bir “kaçış kronolojisi” niteliği taşıyor. Toma sosyal medyada dünyaca ünlü dizi Prison Break'in ana karakteri Michael Scofield'a benzetildi.
Yetkililerden Tepkiler
İtalyan polisinin Toma’nın ülkeyi terk etmesinden endişe ettiği ve sınır kapılarında kontrollerin artırıldığı bildirildi. De Fazio, yaşanan firarın cezaevindeki eksik personel ve yüksek kapasitenin doğurduğu riskleri gözler önüne serdiğini belirtti.
Milano Opera Cezaevi’nde gerçekleşen bu son kaçış, Toma’nın “kaçış kronolojisini” daha da genişletirken, cezaevi güvenliği konusunda ciddi soru işaretlerini de gündeme taşıdı.
