Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) öncülüğünde gerçekleşen “Adım Adım Dönüşüm” başlıklı buluşma, Ege İhracatçı Birlikleri Konferans Salonu'nda sektörün önde gelen temsilcilerini bir araya getirdi.

Toplantının açılış konuşmalarını AYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Sait Salıcı, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar ve Ekonomist Ali Ağaoğlu gerçekleştirdi. Katılımcılar, sektörün mevcut durumu, karşı karşıya kaldığı yapısal sorunlar ve geleceğe yönelik çözüm önerilerini detaylı bir şekilde değerlendirdi.

A W493392 03

Çocuk çantasında büyük risk! Bakanlık resmen duyurdu: Bu ürün artık satılmayacak
Çocuk çantasında büyük risk! Bakanlık resmen duyurdu: Bu ürün artık satılmayacak
İçeriği Görüntüle

AYSAD Başkanı Sait Salıcı, yaptığı konuşmada sektörün derinleşen sorunlarını gündeme taşıdı. “Adım adım dönüşüm sadece bir panel başlığı değil, aynı zamanda hepimizin içinden geçtiği dönemin ruhunu anlatan güçlü bir kavram. Çünkü artık biliyoruz ki, hiçbir dönüşüm bir gecede olmaz. Ama kararlı adımlarla, ortak akılla, dayanışmayla mümkündür. Yaklaşık 2 yıldır sanayici hiç görmediği kadar sıkıntılı süreçlerden geçiyor ve terk edilmiş durumda. Ve artık dayanacak nefesinin kalmadığını görüyoruz” diyerek mevcut tabloyu özetledi.

Salıcı, ayakkabı yan sanayisinin saya, taban, aksesuar, kalıp, deri, tekstil, kimya, makine ve ambalaj gibi birçok farklı alt alanı barındıran, emek yoğun fakat yüksek potansiyele sahip bir üretim ekosistemi oluşturduğunu ifade etti. Bu ekosistemin, artan maliyetler, ithal ürün baskısı ve dijital dönüşüm gibi birçok başlıkta zorlandığını vurguladı. Sektörün nefesini kesen gelişmelere değinen Salıcı, özellikle konkordato süreci, talep daralması, yüksek faiz ve düşük kur politikaları ile kontrolsüz ithalat baskısının yarattığı tahribata dikkat çekti.

Yurt dışından gelen düşük kaliteli ama cazip fiyatlı ürünlerin iç piyasada yarattığı tahribatı dile getiren Salıcı, “Birçok üretici artık fason üretimlerini Mısır’a, Suriye’ye, hatta Afrika’nın bazı bölgelerine kaydırmış durumda. Bu sadece ekonomik değil aynı zamanda stratejik bir kayıptır. Burada üretimi kaybedersek ustalık da kaybolur, istihdam da bite, yeterli tedarik zinciri de çöker. Fiyat odaklı rekabet modeli iflas etmiştir. Artık daha ucuz olan değil, daha dayanıklı, daha çevik ve daha yerli olan ayakta kalacaktır” ifadelerini kullandı.

Salıcı ayrıca, emek yoğun sektörlerin giderek görmezden gelindiğini belirterek, “Bugün Türkiye’de ekonomi yönetimi ne yazık ki emek yoğun sektörleri gözden çıkarmış durumda. Emek yoğun işler göz ardı edilirse, üretimin ruhu da, istihdamın omurgası da zayıflar” dedi ve umudunu koruduğunu şu sözlerle dile getirdi: “Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.”

TÜRKİYE GENELİNDE 3. SIRADA

Toplantının düzenlendiği İzmir, ayakkabı üretiminde Türkiye genelinde 3. sırada yer alıyor. Yaklaşık 1.600 firmanın faaliyet gösterdiği kent, yıllık 300 milyon dolarlık ihracat kapasitesiyle dikkat çekiyor. Sahip olduğu liman ve coğrafi avantajları sayesinde hem Balkanlar hem de Orta Doğu’ya yakınlığıyla sektörde kilit bir rol üstlenen şehir, aynı zamanda bölgenin en büyük ayakkabı sanayi sitelerinden birine ev sahipliği yapıyor.

Kaynak: İHA