Türkiye'nin Eurofighter Typhoon savaş uçaklarını satın alma talebi, Almanya ile yürütülen savunma diplomatisinde yeniden ön plana çıktı. Hollanda’nın Lahey kentinde düzenlenen NATO Liderler Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Friedrich Merz arasında gerçekleşen ikili görüşmenin en önemli başlıklarından biri bu uçakların alımı oldu.

Ankara’dan Berlin’e Kritik Ziyaret

Zirve sonrası Türkiye, konuya verdiği önemi göstermek amacıyla Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç’ı Almanya’ya gönderdi. Berlin’de yapılan üst düzey görüşmelerde Türkiye ile Almanya arasında savunma alanındaki iş birliği ve Eurofighter satışı masaya yatırıldı. Türk tarafı, Eurofighter Typhoon’un ulusal hava savunma kapasitesini güçlendirmede kilit rol oynayacağını vurguladı.

Tayphoon

Eskiyen Filosunu Yenilemek İstiyor

Ankara, yaşlanan F-4E Phantom uçaklarının yerine modern savaş uçakları temin etme ihtiyacını açıkça dile getiriyor. Eurofighter Typhoon bu ihtiyaca cevap verecek nitelikte görülüyor. Türkiye aynı zamanda uzun vadeli savunma stratejisi doğrultusunda hava kuvvetlerini modernize etmeyi hedefliyor. Typhoon, bu kapsamda yerli üretim beşinci nesil savaş uçağı KAAN devreye girene kadar stratejik bir geçiş aracı olarak değerlendiriliyor.

Almanya’nın Çekimserliği ve Baskı Artışı

Ancak sürecin önündeki en büyük engel Almanya’nın silah ihracatına dair temkinli politikaları. Özellikle Türkiye’nin Orta Doğu’daki bölgesel hamleleri bu çekimserliği artırıyor. Ancak artan güvenlik tehditleri, NATO içindeki ortak ihtiyaçlar ve İngiltere, İspanya ve İtalya’nın baskısı Berlin’in tutumunu esnetmeye başladı. İngiltere, Eurofighter Konsorsiyumu’nun lider ülkesi olarak Almanya'ya satış kısıtlamasını kaldırması için açıkça çağrıda bulundu.

YouTube’da yeni dönem: Bazı kullanıcılar artık video izleyemeyecek
YouTube’da yeni dönem: Bazı kullanıcılar artık video izleyemeyecek
İçeriği Görüntüle

NATO ve Müttefiklerden Destek

Türkiye’nin Eurofighter talebi sadece ikili ilişkilerle sınırlı kalmadı. NATO da bu süreci destekliyor. İttifak, Türkiye’nin hava gücünün artırılmasını kolektif savunma için stratejik bir zorunluluk olarak görüyor. Özellikle Türkiye ile İngiltere arasında son aylarda gerçekleştirilen ortak hava tatbikatları, bu yöndeki askeri diplomasinin somut örneklerinden biri oldu.

Eurofighter Typhoon: Avrupa’nın Gururu

Eurofighter Typhoon, İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya’nın ortak üretimi olan 4.5 nesil çok amaçlı savaş uçağı olarak öne çıkıyor. Hava üstünlüğü ve yer hedeflerine taarruz kabiliyetiyle dikkat çeken uçak, aktif elektronik taramalı radar (AESA), gelişmiş elektronik harp sistemleri ve çeşitli mühimmat entegresi ile donatıldı.

Tayphoon2

Saniyede iki Mach hıza ulaşabilen Typhoon, olağanüstü manevra kabiliyetiyle öne çıkıyor. Kompozit yapısı sayesinde hem aerodinamik hem de yakıt verimliliği sağlıyor. Çift motorlu yapısı, kısa sürede kalkış ve hızlı tepki kapasitesi kazandırıyor. Süper seyir özelliği sayesinde art yakıcı kullanmadan süpersonik uçuş gerçekleştirebiliyor, bu da hem radar izi hem de yakıt tüketimini azaltıyor.

Pilot Dostu Teknoloji ve Ağ Merkezli Savaş Yeteneği

Modern cam kokpit teknolojisi ve kaska entegre görüntüleme sistemleri, pilotlara üst düzey durum farkındalığı sunuyor. Gelişmiş savunma sistemleri sayesinde gelen tehditleri otomatik olarak tespit edip karşılık verebiliyor. Ayrıca Typhoon, ağ merkezli savaş konsepti çerçevesinde diğer hava ve kara unsurlarıyla eş zamanlı veri paylaşımı yapabiliyor.

Sahada Kanıtlanmış Güç

Eurofighter Typhoon, ABD’nin Red Flag gibi prestijli tatbikatlarında ve NATO’nun ortak operasyonlarında üstün performans sergiledi. Özellikle F-15, F-16 ve Su-30 gibi rakiplerine karşı üstünlük sağlamasıyla dikkat çekti. Maliyet-etkin bakım yapısıyla da uzun süreli operasyonlarda güvenilirliğini koruyor.

Türkiye'nin Stratejik Tercihi

Türkiye, hava kuvvetlerini güçlendirme yönündeki kararlı adımlarını hız kesmeden sürdürüyor. Eurofighter Typhoon alımı, yalnızca bir silah satın alımı değil; aynı zamanda NATO içindeki rolünü pekiştirme, Avrupa ile savunma sanayii iş birliğini derinleştirme ve geçici süreliğine de olsa beşinci nesil uçaklara geçişte bir köprü oluşturma anlamı taşıyor. Almanya ile bu yöndeki diplomatik süreç ilerledikçe, Türkiye’nin hava savunma geleceği daha da netleşecek gibi görünüyor.

Kaynak: Haber Merkezi