Araştırmaya katılan kişilerin üçte ikisinden fazlası, iş, okul veya günlük yaşamlarında yapay zekayı sıkça kullandıklarını belirtti. Ancak, sadece yüzde 46’sı bu teknolojilere güvenmeye istekli olduğunu ifade etti. Yapay zekanın teknik yeterliliği ile güvenlik, emniyet ve etik ilkelere bağlılık açısından yapılan değerlendirmelerde katılımcılar, sistemlerin doğru sonuçlar üretme yeteneğine daha fazla inansa da, adil davranma ve zarar verme potansiyeline dair ciddi kuşkular taşıdılar.

KPMG Genel Müdürü Samantha Gloede, Euronews Next’e yaptığı açıklamada, "Güven, yapay zekanın benimsenmesinde en güçlü belirleyici faktör," diyerek, insanların güven duygusunun artmadan bu teknolojilerin etkin kullanılamayacağına dikkat çekti. Gloede, hiçbir kurumun güvenin hızını aşarak hareket edemeyeceğini vurguladı.

ÇALIŞANLAR, YAPAY ZEKA KULLANIMINI GİZLİ TUTUYOR

Anketin dikkat çeken bir diğer sonucu ise, çalışanların iş yerinde yapay zeka kullanmalarına rağmen bu durumu gizlemeleri oldu. Katılımcıların yüzde 57’si, işlerinde yapay zeka kullandıklarını gizlediklerini ve buna bağlı olarak yapay zekanın sağladığı içeriği kendi çalışmaları gibi sunduklarını söyledi. Bu durum, doğruluk kontrolü yapılmadan içerik kullanmanın yaratabileceği riskleri gözler önüne serdi.

Çalışanlar, yapay zekanın çıktılarının doğruluğunu değerlendirmenin yanı sıra, güvenlik risklerine de dikkat edilmesi gerektiğinin farkındalar. Gloede, çalışanların bu teknolojiyi kullanırken şirkete ait hassas verileri halk arasında erişilebilen platformlara yüklemelerinin ve Deepfake gibi manipülasyonlara maruz kalmalarının ciddi bir tehlike oluşturduğunu belirtti.

VERİMLİLİK ARTIŞI, AMA HATALAR DA ARTTI

Yapay zekanın iş yerindeki faydaları da inkâr edilemez. Katılımcıların çoğu, yapay zekanın kendilerini daha verimli hale getirdiğini ve bilgiye daha hızlı erişim sağladığını belirtti. Bununla birlikte, araştırmada dikkat çeken bir bulgu, çalışanların yüzde 56’sının yapay zeka kullanarak işlerindeki doğruluk hatalarının arttığını bildirmesi oldu. Çoğu çalışan, yapay zekanın sağladığı içerikleri incelemeden, doğruluğunu test etmeden kullanıyor.

iPhone 17e tanıtılmadan sızdırıldı: İşte tüm detaylar
iPhone 17e tanıtılmadan sızdırıldı: İşte tüm detaylar
İçeriği Görüntüle

YAPAY ZEKA OKURYAZARLIĞI EKSİK

Araştırmanın en dikkat çeken bulgularından biri, çalışanların büyük bir kısmının yapay zekanın nasıl çalıştığını tam olarak anlamadığıydı. Yüzde 50’den fazlası, yapay zekanın iş yerlerinde nasıl kullanılacağını bilmediklerini kabul etti. Ayrıca, her beş çalışandan sadece ikisi, yapay zekanın kullanımına dair eğitim aldığını belirtti. Bu da şirketlerin yapay zeka okuryazarlığını artırma gerekliliğini ortaya koyuyor.

KPMG, bu eksikliği gidermek için, şirketlerin çalışanlarının teknolojiyle daha etkili bir şekilde çalışabilmesi adına "güvenilir yapay zeka çerçevesi" oluşturmasını öneriyor. Bu çerçeve, çalışanların yapay zekayı güvenli ve etik bir şekilde kullanabilmeleri için gerekli temel ilkeleri belirleyecek.

GÜVENLİ VE ETİK YAPAY ZEKA KULLANIMININ ÖNEMİ

KPMG Genel Müdürü Samantha Gloede, yapay zekanın sorumlu bir şekilde uygulanmasının faydalarını vurgulayarak, bu teknolojilerin hem kurumlar hem de toplum için büyük fırsatlar sunduğunu belirtti. Ancak, güvenin ve etik ilkelerin ön planda tutulmadığı takdirde, yapay zekanın faydaları sınırlı kalabilir. Gloede, şirketlerin ve hükümetlerin bu eksiklikleri gidermesi gerektiğini, ancak güvenli ve etik bir ortamda bu teknolojilerin tüm potansiyelinin açığa çıkabileceğini söyledi.

Sonuç olarak, araştırma, yapay zekanın iş yerlerinde verimliliği artırdığı ve yeni fırsatlar sunduğu doğru olsa da, güven ve etik kaygıların bu teknolojinin benimsenmesi ve etkin kullanımını engelleyen önemli engeller olduğunu gözler önüne seriyor. Bu noktada, şirketlerin yapay zeka konusunda eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarını hızlandırmaları gerektiği açıkça ortaya çıkıyor.

Kaynak: Anna Desmarais

Kaynak: HABER MERKEZİ