Uzmanlar, ileri yaşlarda zihinsel işlevlerde meydana gelen değişimlerin çoğu zaman fark edilmeden ilerlediğine dikkat çekiyor. Liv Hospital Ankara’da görevli Klinik Psikolog Ecem Özcan Tatlıdil, özellikle 65 yaş üzerindeki bireylerde daha sık görülen Alzheimer ve Demans hastalıkları hakkında önemli bilgiler verdi.

Psikolog Tatlıdil, demansın yalnızca bir hastalık değil, birden fazla nörolojik durumun yol açtığı geniş bir klinik tablo olduğunu belirterek, "Bu klinik tablonun ortaya çıkmasının en sık nedeni olarak Alzheimer hastalığını görmekteyiz" dedi.

DEMANS VE ALZHEİMER AYNI DEĞİL

Alzheimer ve demansın birbirinden farklı kavramlar olduğuna dikkat çeken Tatlıdil, “Demans genel bir çatı tanımdır. Alzheimer ise bu çatı altında karşılaşılan en yaygın hastalıktır. Yani her Alzheimer hastasının Demanslı olduğunu söyleyebilecekken, her Demans hastasında Alzheimer hastalığı olduğunu söylemek mümkün değildir. Tüm Demans vakalarının yaklaşık yüzde 60-70’ini Alzheimer oluşturur” ifadelerini kullandı.

Yaşlı bireylerde görülen hafif unutkanlıkların demansla karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Tatlıdil, bu tür durumların "senilite" olarak tanımlandığını söyledi. "Ancak yaşlanmadaki tüm bu değişiklikleri Demans olarak nitelendirmek söz konusu değildir. Demans tablosunda unutkanlık ile birlikte yön bulma güçlüğü, davranış bozuklukları ve karar vermede zorlanma gibi daha ağır belirtiler görülmektedir" açıklamasında bulundu.

BEYİNDEKİ TAHRİBAT DAVRANIŞI ETKİLİYOR

Alzheimer hastalığının en çok belleği etkileyen beyin bölgesi olan hippokampusta başladığını ifade eden Tatlıdil, “En çok etkilenen bölge, belleğin merkezi olan hippokampustur. Bu yüzden hastalık genellikle unutkanlıkla başlar. Zamanla nöron kaybı yayılır, beyin kütlesi azalır (atrofi), düşünme ve davranış becerileri bozulur” dedi.

Hastalığın ilerleyiş sürecini dört evre üzerinden açıklayan Tatlıdil, ilk evrenin günlük yaşamı etkilemeyen "ılımlı bilişsel bozukluk", son evrenin ise kişisel bakımın dahi yapılamadığı "ileri evre" olarak tanımlandığını aktardı.

RİSK FAKTÖRLERİ

Kadınların erkeklere göre daha fazla risk altında olduğunu belirten Tatlıdil, “Eğitim düzeyi düşük olan bireylerde hastalık daha yaygındır. Kafa travmaları, yüksek kolesterol, Tip-2 diyabet ve sürekli yüksek seyreden hiperglisemi de risk faktörüdür” dedi. Ayrıca, düzensiz beslenmenin ve uyku bozukluklarının da demans gelişiminde etkili olduğuna dikkat çekti.

ERKEN BAŞLANGIÇ

Tatlıdil, 65 yaş öncesinde başlayan Alzheimer vakalarının daha hızlı ilerlediğini fakat bu tipin nadir görüldüğünü kaydetti. Geç başlangıçlı Alzheimer ise daha yaygın ve yavaş ilerleyen bir tür olarak tanımlanıyor.

DEMANSIN BELİRTİLERİ

Tatlıdil’e göre, demans tanısı için zihinsel performansta belirgin bozulma, bu bozulmanın birden fazla bilişsel alanı etkilemesi ve günlük yaşamın bundan olumsuz etkilenmesi gerekiyor. Bu belirtiler üç ana başlıkta toplanıyor:

Kognitif belirtiler: Unutkanlık, kelime bulma güçlüğü, dikkat dağınıklığı.

Tansiyon hastaları bu haberi okumadan dışarı çıkmayın!
Tansiyon hastaları bu haberi okumadan dışarı çıkmayın!
İçeriği Görüntüle

Davranışsal belirtiler: Kaygı, sinirlilik, sanrılar, içe kapanma.

İşlevsel belirtiler: Günlük işleri yapmada zorlanma, kişisel bakımda ihmal.

HER UNUTKANLIK DEMANS DEĞİLDİR

Demans ile karıştırılabilecek başka sağlık durumları da olduğuna dikkat çeken Tatlıdil, “Depresyon haricinde Deliryum (Ani Bilinç Bulanıklığı), B12 Eksikliği, Hipotiroidi ve bazı enfeksiyonlar ile bazı ilaçların yan etkileri sayılabilir” dedi.

TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?

Alzheimer ve diğer nörodejeneratif demans türleri için kesin bir tedavi henüz bulunmasa da, Tatlıdil bazı ilaçlarla belirtilerin hafifletilebileceğini ve ilerlemenin yavaşlatılabileceğini ifade etti. Psikososyal destek, güvenli yaşam alanları oluşturulması ve bakım planlamasının tedavide önemli yer tuttuğunu vurguladı.

ÖNLENEBİLİR Mİ?

Riskleri azaltmak mümkün. Tatlıdil’e göre, zihinsel ve fiziksel olarak aktif bir yaşam, sağlıklı beslenme, kronik hastalıkların kontrol altında tutulması ve sosyal bağların korunması gibi önlemler demans gelişimini önlemede etkili olabilir.

HER 3 SANİYEDE 1 TANI

Demansın küresel çapta hızla yayıldığını söyleyen Tatlıdil, “Dünyada her 3 saniyede bir kişinin Demans tanısı aldığını, 2050 yılında bu sayının 150 milyonu aşmasının beklendiğini” belirtti. Hastaların yakınlarına da tavsiyelerde bulunan Tatlıdil, anlayışlı ve sabırlı olunması gerektiğini söyledi: “Unutmayın, empati bu süreçte en büyük destek aracıdır.”

Kaynak: İHA