Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimi Uzmanı ve Sağlıklı Yaş Alma Merkezi (YAŞAM) Birimi Sorumlusu Doç. Dr. Nil Tekin, kış aylarında yaşlıların karşılaşabileceği risklere karşı önemli uyarılarda bulundu.
İleri yaşla birlikte organların rezerv kapasitesinin azaldığını belirten Tekin, bu durumun özellikle kış aylarında daha dikkatli olunmasını gerektirdiğini ifade etti. Soğuk hava koşullarının yanı sıra bu dönemin fizyolojik ve ruhsal değişimleri de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Tekin, yaşlanmaya bağlı doğal değişimlerin hastalıkla karıştırılmaması gerektiğini vurguladı. Kış aylarında solunum yolu enfeksiyonlarının arttığını hatırlatan Tekin, huzurevi gibi toplu yaşam alanlarında kalan yaşlı bireylerin daha yüksek risk altında olduğunu söyledi.
Kışın görünmeyen riski: Gizli susuzluk
Soğuk havalarda susama hissinin azalmasının, yaşlı bireylerde “gizli susuzluk” olarak tanımlanan dehidrasyon riskini artırdığına dikkat çeken Doç. Dr. Tekin, sıvı tüketiminin ihmal edilmemesi gerektiğini belirtti. Yaşlı bireylerin susamayı beklemeden günde 8–10 bardak sıvı tüketmesi gerektiğini vurgulayan Tekin, ağız ve dil kuruluğu, kafa karışıklığı, baş dönmesi, yürüme güçlüğü ve idrar miktarında azalma gibi belirtilerin uyarıcı olduğuna işaret etti. Suya alternatif olarak ıhlamur, ayran ve sebze ağırlıklı ev yapımı çorbaların tercih edilebileceğini belirten Tekin, bakım verenlerin sıvı alımını düzenli takip etmesinin hayati önem taşıdığını dile getirdi.
Bağışıklık için doğru beslenme vurgusu
Bağışıklık sisteminin güçlü tutulmasında dengeli ve yeterli beslenmenin önemine değinen Doç. Dr. Nil Tekin, kas kaybının önlenmesi için günlük protein alımının kontrol edilmesi gerektiğini söyledi. Kırmızı et yerine tavuk ve hindi eti tercih edilmesini, haftada en az 2–3 kez balık tüketilmesini öneren Tekin, turşu ve yoğurt gibi fermente gıdaların da bağışıklık sistemine katkı sağladığını belirtti. Kış aylarında güneş ışığından yeterince yararlanılamaması nedeniyle D vitamini eksikliğinin sık görüldüğünü hatırlatan Tekin, takviyelerin mutlaka doktor önerisiyle ve uygun dozlarda alınması gerektiğini vurguladı.
Mevsimsel duygusal bozukluğa karşı hareket çağrısı
Kış aylarında azalan fiziksel hareket ve gün ışığının, yaşlı bireylerde mevsimsel duygusal bozukluğa yol açabileceğini belirten Tekin, ev içinde ve dışında aktif kalmanın önemine dikkat çekti. Güneş alan pencerelerin yanında vakit geçirilmesi, uygun giysilerle kısa yürüyüşler yapılması ve ev içi aktivitelerin sürdürülmesi gerektiğini ifade eden Tekin, oda ısısının ılık tutulmasını ve ortamın aşırı kurumasının önlenmesini önerdi.
YAŞAM Merkezi kış aylarında güvenli takip sağlıyor
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmet veren Sağlıklı Yaş Alma Merkezi’nin (YAŞAM) özellikle 80 yaş ve üzeri bireyler için kış aylarında önemli bir güven noktası olduğunu belirten Tekin, merkezde multidisipliner bir ekiple bütüncül takip yapıldığını söyledi. Fonksiyonel kaybı artan bireylerin hızla Evde Sağlık Hizmetleri’ne yönlendirildiğini ve bakım sürecinin kesintisiz sürdürüldüğünü ifade etti.
3 altın kural
Doç. Dr. Nil Tekin, kış aylarında yaşlı bireylerin sağlığını koruması için üç temel kuralı şöyle sıraladı:
“Her mevsim aktif kalınmalı, fiziksel ve sosyal etkileşim sürdürülmeli. Doktor önerisiyle grip ve pnömokok aşıları ihmal edilmemeli. Sağlığın korunması için YAŞAM ve Evde Sağlık birimlerinin sunduğu profesyonel desteklerden faydalanılmalı.”
Yaşlılığın bir hastalık değil, yaşamın doğal bir dönemi olduğunu vurgulayan Tekin, gerekli önlemler alındığında kış aylarının sağlıklı ve huzurlu bir şekilde geçirilebileceğini söyledi.
