Doç. Dr. Borazan, “Dünyada kansere bağlı yaşam kayıplarında ikinci sırada yer alan kolorektal kanserin erken evrede ilk tedavisi cerrahidir” diyerek erken tanının önemine dikkat çekti. Erken evre kolon ve rektum kanseri, bitişik organların, lenf düğümlerinin veya uzak organ tutulumu olmaksızın tamamen cerrahi olarak çıkarılabilen kanser olarak tanımlanıyor. Borazan, “Kolon ve rektum, kalın bağırsağın bütünüdür. Rektum, kalın bağırsağın anüse kadar olan son 15 cm’sidir” ifadelerini kullandı.

Stresin görünmez etkisi: Uzmanlar vücuttaki yıkımı tek tek anlattı
Stresin görünmez etkisi: Uzmanlar vücuttaki yıkımı tek tek anlattı
İçeriği Görüntüle

Kolon kanseri belirtileri ve erken evre uyarıları

Kolorektal Kanser Erken Tanı Ve Cerrahi Hayati Öneme Sahip

Kolon kanserinde en yaygın belirtileri sıralayan Doç. Dr. Borazan, bağırsak alışkanlıklarında değişiklik, karın ağrısı, bulantı, anemiye bağlı yorgunluk, siyah renkli veya kanlı dışkılama ve kilo kaybına dikkat çekti.
Erken evrede belirgin bir şikayetin genellikle olmadığını söyleyen Borazan, “Bazen dışkıda gizli kan pozitifliği görülebilir. Kolon kanseri risk faktörü olmayan kişilerde 50 yaşından sonra tarama amaçlı kolonoskopi önerilmektedir” dedi.

Kolon kanseri tanısı ve evreleme

Şüpheli vakalarda kolonoskopi ile tüm kalın bağırsağın görüntülendiğini belirten Doç. Dr. Borazan, “Bu işlem anestezi altında güvenle uygulanmaktadır. Kanser dokusu tespit edilirse biyopsi yapılır. Tanı konulduğunda bir sonraki adım evrelemedir. Evreleme, kanserin yaygınlığını ve tedavi şeklini belirler. BT, MRI veya PET görüntüleme ile çevre ve uzak organlara yayılım izlenebilir. Ameliyat sonrası patoloji ile net sonuç elde edilir” dedi.

Kolon kanseri ameliyatları

Erken evre kolon kanserinde cerrahinin ilk tedavi yöntemi olduğunu hatırlatan Borazan, ameliyat sırasında kolon ve çevresindeki kanserli dokuların çıkarıldığını söyledi. Lenf düğümleri patolojiye gönderilerek kanserin yayılımı değerlendirilir. Kolonun iki ucu çoğu zaman yeniden birleştirilebilir ve normal dışkılama sağlanabilir. Bazı durumlarda ise geçici veya kalıcı ostomi gerekebilir. Borazan, “Ostomi genellikle geçicidir ve birkaç ay sonra kolon yeniden bağlanabilir. Bazı durumlarda kalıcı kolostomi gerekebilir” ifadelerini kullandı.

Tarama ve genetik risk

Sağlıklı bireylerde dışkıda gizli kan ve anemi durumlarının araştırılmasının önemini vurgulayan Borazan, makattan kan gelmesi halinde mutlaka hekime başvurulması gerektiğini söyledi.

Ailesel yatkınlığa da dikkat çeken Borazan, “60 yaşından önce kolon kanseri veya polip olan bir ebeveyni, kardeşi veya çocuğu olanlar, ya da herhangi bir yaşta iki akrabasına tanı konulmuşsa, kolon kanseri taramasına 40 yaşından itibaren başlamalıdır. Lynch Sendromu ve ailesel Adenomatöz Polipozis (FAP) gibi genetik rahatsızlıklar riski artırır. Güçlü aile öyküsü varsa genetik danışmanlık ve gerekirse test yapılmalıdır” dedi.

Kaynak: İHA