Ankara’daki bir lisede öğrencilerin öğretmenlerine karşı sergilediği zorbalık, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Öğrencilerin hem sözlü hem de fiziksel olarak öğretmenlerine saldırdığı anlar, cep telefonu ile kaydedildi. Görüntülerde, bir öğrencinin öğretmeni masasında sıkıştırdığı, kıyafetiyle oynadığı ve saygısız ifadeler kullandığı görülüyor.
Videolarda diğer öğrencilerin öğretmenin uğradığı zorbalığa tepki göstermediği, hatta durumu eğlenceli buluyormuş gibi davrandıkları fark ediliyor. Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Türkçapar, bu tür davranışların öğrencilerin duygusal gelişimi ve sınıf içi dinamiklerle ilişkili olduğunu belirtiyor. Türkçapar, “Sınıfta kendisine bir konum arayışında olan, sınırları test eden ve empati düzeyi düşük öğrencilerde bu davranışlar daha sık görülüyor. Bazı öğrenciler de grup etkisiyle buna katılıyor, akran onayını alma ve popülerlik arzusu onları riskli davranışlara yönlendiriyor” dedi.
Öğretmen-öğrenci ilişkisi ve sınırlar
Uzman, öğretmenlerin yaşadığı zorbalığın okul içi ilişkiler ve uygulanan yöntemlerle de bağlantılı olduğuna dikkat çekti. “Kurallar tutarsız uygulanıyor, öğretmen idari olarak yalnız bırakılıyorsa ya da öğretmen-öğrenci ilişkisi net değilse bu tür olaylar yaşanabilir. Bazı otoriter yaklaşımlar da öğrencilerde alaycı davranışları tetikleyebilir” ifadelerini kullandı.
Çözüm önerileri
Türkçapar, öğretmenlerin duygusal destek eğitimleri alması, idarenin öğretmenin arkasında durması ve ailelerle iş birliği yapılmasının önemine vurgu yaptı. “Öğretmen net sınırlar koyan ama otoriter olmayan bir duruş geliştirmeli, ılımlı liderlik yapabilmeli. Bu, öğrencilerin küçük düşürücü davranışlarını azaltabilir” dedi.
Sosyal medyanın rolü
Öğretmene yönelik zorbalığın görünürlüğünün artmasının sosyal medya kullanımına bağlandığını belirten Türkçapar, “Hababam Sınıfı filmlerinde de bu tür durumlar vardı. Şimdi sosyal medya, bu davranışları seyirlik performansa dönüştürebiliyor. Gençler takipçi kazanmak için riskli davranışlara yönelebiliyor. Önlenebilmesi için okul içinde ve dijital ortamda net sınırlar ve farkındalık çalışmaları yapılmalı” ifadelerini kullandı.





