Gazeteci Ercüment Akdeniz, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile ilgili soruşturma kapsamında tutuklandıktan 241 gün sonra İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmada tahliye edildi. Akdeniz’in duruşmasını ailesi, milletvekilleri ve çok sayıda gazeteci yakından takip etti.
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde saat 10.30’da başlayan duruşmaya, Akdeniz’in ailesi ve avukatları yanı sıra CHP Milletvekili Utku Çakırözer, DEM Parti milletvekilleri Meral Danış Beştaş ve Celal Fırat, Sol Parti MYK üyesi Alper Taş, TİP Milletvekili Kadıgil, HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu ile çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Salon kapasitesi yetersiz olduğundan bir kısmı dışarıda duruşmayı takip etti.
Tanıkların ifadeleri
Duruşmada tanıkların dinlenmesi sırasında, ilk tanık Akdeniz’i tanımadığını ve suçlama konusu toplantıya katılmadığını belirtti. Tanık, daha önce verdiği ifadeyi hatırlamadığını ve iddianame hakkında bilgi sahibi olmadığını aktardı.
Ercüment Akdeniz’in savunması
Akdeniz, savunmasında gazetecilik faaliyetlerinin suçlama konusu yapılmasını eleştirerek, “Kamuoyu beni gazeteci olarak tanır. Silahlı örgüte üye olma suçlaması akıl dışı ve eşyanın tabiatına aykırı” dedi. Ayrıca HDK’nin güncel gelişmeler ışığında terör örgütü olarak suçlanmasının paradoks oluşturduğunu belirtti.
Akdeniz, TBMM açılışı gibi üst düzey etkinliklerde HDK yetkililerinin yer aldığına dikkat çekerek, kendisinin yargılanmasının mantıksız olduğunu ifade etti. Telefon görüşmelerinin ve basın açıklamalarının, HDK üyeliğine delil olarak sunulmasını eleştirdi.
Avukatın talepleri ve mahkeme kararı
Avukat Özcan Karakoç, “Dosyada toplanacak bir delil kalmadı” diyerek, dosyanın esas hakkındaki mütalaaya gönderilmesini talep etti. Savcı, suçlamanın katalog suç kapsamında olduğunu belirterek Akdeniz’in tutukluluğunun devamını istedi. Mahkeme, kısa bir ara sonrasında Ercüment Akdeniz’in tahliyesine karar verdi.
İddianame ve suçlamalar
İddianamede, Akdeniz’in HDK içerisinde görev aldığı ve örgüt adına eylem ve etkinlikler düzenlediği öne sürüldü. Ayrıca Gezi Parkı ve Taksim Yayalaştırma projelerine ilişkin eylemlere katıldığı iddiaları yer aldı. Akdeniz ise bu iddiaların büyük ölçüde hatalı ve dayanaksız olduğunu savundu.
