Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 28 Ocak’tan sonra ilk kez partisinin TBMM grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Kalp kapakçığı ameliyatı nedeniyle uzun süredir ara verdiği grup toplantılarına dönüş yapan Bahçeli, dış politika ve iç siyasi gelişmelere dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Bahçeli, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını sert sözlerle eleştirerek, “İsrail’in saldırısı barbarlıktır” ifadesini kullandı. Bölgenin gittikçe hedef topraklar haline geldiğini vurgulayan Bahçeli, BM'nin derhal etkin şekilde müdahil olması gerektiğini söyledi. “BM korkaklık içindedir, kahredici sessizlik hüküm sürüyor” diyerek uluslararası kuruluşların tavrını eleştirdi.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkan satır başları şu şekilde:
28 Ocak 2025'de gerçekleştirdiğimiz toplantı sonrası kaldığımız yerden devam ediyoruz. Süpergüç Türkiye'nin arzusundayız. Milli birlik ve dayanışmamızı güçlendirmenin çabasındayız. Ülkemizin güvenli, tehlikeye düşerse kim milli kimliğin, huzurun güvencesi olacak iyi biliyoruz. Biz siyasetimizi boş hayaller üzerinden yapmıyoruz. Sebepleri sorgulamadan sonuçların anlamsız halde kaldığınızı biliyoruz. Bize göre siyaset, iftihar ettiğimiz Türk milletine hizmet için fırsattır. Diğer aktörlerle girişilen hizmet yarışında öne çıkma becerisidir. Ama özne her zaman Türk milletidir.
Kapalı devre siyasetin sınırlarını aşmak, kapımızı örtüp perdelerimizi indiremeyiz. Göze batmaktan ziyade gönüllerde kalmak isteriz. Türkiye yüzyılını inşa etmenin arzusundayız. Terörsüz Türkiye'ye ulaşmanın azim ve kararlılığındayız. Milletimin bekası tehdit altına girerse, kimin barışın güvencesi olacağını iyi biliyoruz. Çünkü milletimizin çarpan nabzını her şeyimizle hissediyoruz.
“TÜRK MİLLETİ YOKSA BİZ ZATEN OLAMAYIZ”
İnsan için, ülke için, aile için yapacaklarımızın en az yaptıklarımız kadar etkili olması gerekmektedir. Büyük Atatürk'ün tanımladığı gibi, Diyarbakırlı, İstanbullu, Makedonyalı hep aynı cevherin evlatlarıdır. Biz siyasetimizi boş hayaller üzerinden yapmıyoruz. Sebepleri sorgulamadan, sonuçları eleştirmenin bir anlamı olmadığını düşünüyoruz. Bize göre siyaset, Türk milletine hizmettir. Hizmet yarışında öne çıkma becerisidir. Özne her zaman Türk milletidir. Ona karşı gelen siyaseti kabul etmedik, etmeyeceğiz. Türk Milleti yoksa biz zaten olamayız. Bizim siyasi varlığımız sebebi bu bilettir.
Siyaseti yalan ve fitne çarkı olarak değerlendirmiyoruz. Siyaseti günü kurtarmak niyeti görmüyoruz. Siyaseti birileri koltukta tutmak için sergilediğinin farkındayız. Bütün samimi gayretlerimizin sonucu bir milletin yeni yüzyıla doğru yolculuğu vardır. Bu muazzam davanın arkasında gözleri çakmak çakmak olan alın teri ve tertemiz hayalleri vardır. Bizim partimiz ve ittifakımız bu yüksek duyguların her gün arttığı çıkarsız arkadaşlığın ve hasbi kardeşliğin her şeyin üstünde tutulduğu iman ve demokratik çatıdır.
“TEHDİDİN KÜÇÜĞÜ BÜYÜĞÜ VE ÖNEMSİZİ OLMAZ”
Namusu ve gücü olan her millet gibi. Vatanına göz dikenlere savunma başarısını bu güne kadar hep gösterdik. Hürriyetine sahip oldukça, hayvancılık ve tarıma da önemli önemler almıştır.
Bu kadar geniş bir coğrafyada uyuşukluğun ve uyumanın sonucu erimedir. Su uyusa bile düşman cüretkardır. Tehdidin küçüğü büyüğü ve önemsizi olmaz. Bize bir şey olmaz diyemeyiz. "Bırakın bu masalları" diyenleri dinleyip bir kenarda bekleyemeyiz. Geçmişin izinden yürüyüp geleceğin önemini biliyoruz. Kader gayretle meftundur. Gayretimiz millidir. Jeopolitik mirasımız kimin düşman kimin dost olduğunu tarihin içinden aldığımız dersleri damıtıp çıkardık.