Gündelik hayatta masum bir sohbet açmak için sorulan bazı cümleler, aslında toplumun en sivri baskı araçlarından biri hâline gelmiş durumda. Sosyal medyada yayımlanan yeni bir liste, Türkiye’de kadın ve erkeklerin en çok rahatsız olduğu soruları ortaya koydu. Veriler, iki cinsiyetin de farklı ama benzer derecede müdahaleci sorularla karşı karşıya kaldığını gösteriyor.

Erkeklerin “En Tahammül Edemediği” soru: Ne zaman evleniyorsun?

Erkeklerin sosyal ortamda duyunca içinden yükselen öfkeyi bastıramadığı ilk soru, “Ne zaman evleniyorsun?” oldu.
Araştırmaya göre özellikle yanında sevgilisi varsa, bu soru hemen ikinci turla pekiştiriliyor:
“E bu kızla mı evleneceksin?”

Erkekleri sinirlendiren diğer sorular

• “Maaşın ne kadar?” – En mahrem konuların başında yer alıyor.
• “Ne zaman çocuk yapacaksınız?” – Evliliğin hemen ardından gelen klasik baskı sorusu.
• “Araba ne zaman alacaksın?” – Ekonomik koşullar göz ardı edilerek sorulan bir sosyal statü sorusu.
• “Askerliğini ne zaman yapacaksın?” – 30 yaşına gelmiş olsa bile hâlâ sorulmaya devam eden bir toplum geleneği.

Uzmanlara göre bu sorular, erkeklerin üzerindeki ekonomik, sosyal ve ailevi beklenti baskısını gözler önüne seriyor.

Kadınların “İçlerinden Küfür Ettikleri” soru: Kaç yaşındasın?

Kadınların toplum içinde en çok rahatsız olduğu soru ise “Kaç yaşındasın?” olarak belirlendi. Özellikle 25 yaş sonrası bu soru, kadınlar tarafından “direkt saldırı” gibi algılanıyor.
Araştırma, kadınların yaş, beden ve aile planlaması üzerinden sorgulanmaktan ciddi şekilde bunaldığını gösteriyor.

Hz. Mevlâna’nın 752. Vuslat Yıldönümünde ‘Dostluk’ vurgusu
Hz. Mevlâna’nın 752. Vuslat Yıldönümünde ‘Dostluk’ vurgusu
İçeriği Görüntüle

Kadınları en çok yoran diğer sorular

• “Ne zaman çocuk yapacaksınız?” – Evliliğin ilk günlerinde bile sorulabiliyor.
• “Kız mı olacak oğlan mı?” – Hamileliğin henüz 3. haftasında bile sorulabilen inanılmaz erken bir soru.
• “Ne zaman ikinciyi yapacaksın?” – İlk çocuk daha 40 günlükken bile dile getirilebiliyor.
• “Çalışıyor musun, yoksa evde misin?” – Çalışıyorsa “çocuk ne olacak?”, evdeyse “boş boş ne yapıyorsun?” gibi devam eden baskıcı bir sorgulama zinciri.

Sosyologlara göre bu sorular, kadının kimliğini aile ve annelik üzerinden tanımlayan kültürel baskının açık göstergesi.

Uzmanlar ne diyor?

Toplumsal psikologlar, bu tür soruların çoğunun karşı tarafa “sohbet açma” niyetiyle sorulduğunu, ancak bireyin özel yaşamına müdahale ettiğini vurguluyor.
Uzmanlar, özellikle genç kuşakların bu sorulara karşı giderek daha hassas olduğunu ve kişisel sınırlara saygı beklentisinin yükseldiğini belirtiyor.
Kültürel baskının yeni haritası

Evlilik, yaş, maaş ve çocuk gibi konularda sıkça sorulan bu sorular, aslında toplumdaki görünmez baskının en net yansımalarından biri. Kadın ve erkekler farklı sorularla karşılaşsa da ortak nokta aynı:
Herkes, özel hayatına dair sorgulanmadan yaşamayı istiyor.

Muhabir: SELMA ARTAR