Sonbaharın gelişiyle birlikte doğada kendiliğinden yetişen mantarlar da artıyor. Şile Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Serap Türk, özellikle yağışlı havalardan sonra ortaya çıkan bu mantarların tüketiminde büyük dikkat gerektiğini belirtti. Dr. Türk, "Bazı mantar zehirlenmelerinde belirtiler bazen bir hafta sonra bile ortaya çıkar. Erken fark edilmezse kalıcı böbrek yetmezliği gelişebilir" diyerek vatandaşları uyardı.

Doğadan toplanan mantarlar, birçok kişi için sağlıklı bir besin kaynağı olarak görülse de bazı türler ciddi toksinler barındırıyor. Özellikle ormanlık alanlar ve nemli bölgelerde yetişen mantarlar, yenilebilir türlere çok benzer görünebiliyor. Bu nedenle Türkiye’de her yıl onlarca kişi, ‘doğal ve organik’ mantarları tükettikten sonra zehirlenme belirtileriyle hastanelere başvuruyor. Eylül ve ekim aylarında toplanan mantarların pazarlarda satılması ise riski yalnızca toplayan kişilerle sınırlı bırakmıyor; toplum sağlığını da ilgilendiren bir problem haline geliyor.

A W556743 01

Dr. Serap Türk, mantar zehirlenmelerinin türüne göre farklı şekillerde seyrettiğine dikkat çekti: "Her mantar zehirlenmesi aynı şekilde seyretmez. Bazı vakalar hafif mide bulantısı ile sınırlı kalırken, bazıları ölümle sonuçlanabilir. Örneğin Omphalotus, Clitocybe ve Inocybe türleri sindirim sistemini etkiler; bulantı, kusma ve ishale yol açar. Cortinarius türlerinde bulunan ‘orellin’ maddesi böbrek hasarına neden olur ve belirtiler bazen bir hafta sonra bile ortaya çıkabilir. Amanita muscaria gibi mantarlar ise sinir sistemini etkileyerek halüsinasyon, bilinç bulanıklığı, kas seğirmesi ve nöbetlere yol açabilir."

Mantar tüketimi sonrası herhangi bir belirti görülmesi durumunda vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmanın önemine de değinen Dr. Türk, şunları söyledi: "Herhangi bir mantar tüketimi sonrası belirtilerden biri dahi görülürse, ‘Bekleyelim geçer’ demek yerine hiç vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekiyor. Erken dönemde yapılan tıbbi müdahaleler, toksinlerin etkisini azaltabilir ve hayat kurtarabilir. Mantarın örneği veya kalan kısmı kapalı bir kapta saklanmalı ve sağlık personeline gösterilmelidir. Hasta kusturulmaya zorlanmamalı ve yoğurt, süt veya limon gibi maddeler verilmemelidir. Evde yapılan işlemler; kaynatma, haşlama, sirke veya tuz ekleme toksinleri etkisiz hale getirmez. Yanlış inanışlar zehirlenme riskini ortadan kaldırmak yerine ağır sonuçlara yol açabilir. Unutmayalım, bir tabak mantar, bir ömür sağlığı gölgeleyebilir."

Bu bakım türü hayat kurtarıyor ama çoğu kişi bilmiyor!
Bu bakım türü hayat kurtarıyor ama çoğu kişi bilmiyor!
İçeriği Görüntüle

Dr. Türk, türü ve kaynağı bilinmeyen mantarların kesinlikle tüketilmemesi ve yalnızca kontrollü üretim yapılan kültür mantarlarının tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak: İHA