Sağlıklı bireyleri bile etkileyebilen sıcak çarpması, beyin kanaması ve kalp krizi gibi ciddi hastalıkların artma riski nedeniyle dikkatli olunması gerektiği belirtildi.
Uzmanlar, özellikle yaz aylarında aşırı sıcakların vücutta sıvı kaybına yol açtığını, bunun da elektrolit dengesini bozarak çeşitli sağlık sorunlarına neden olabildiğini vurguladı. "Sağlıklı kişileri bile etkileyen sıcak çarpması, beyin kanaması, kalp krizi gibi birçok hastalığa neden olabilen aşırı sıcaklar, hipertansiyon, diyabet ve kalp hastaları için daha büyük risk oluşturmaktadır" ifadelerini kullanan uzmanlar, 11.00 ile 16.00 saatleri arasında mümkünse dışarı çıkılmaması gerektiğini, dışarıda bulunulması durumunda ise gölgede kalmaya özen gösterilmesi gerektiğini kaydetti. Ayrıca şapka takılması, el, yüz, ense ve kolların su ile serinletilmesi tavsiye edildi. Eve dönüldüğünde ise ılık duşun vücut ısısını dengelemeye yardımcı olacağı belirtildi.
SIVI TÜKETİMİNE DİKKAT!
Sıvı tüketimi konusunda da önemli uyarılar yapan uzmanlar, "Aşırı sıcaklarda vücutta sıvı kaybı arttığı ve elektrolit dengesi bozulduğu için su tüketimi artırılmalıdır. Sıvı kısıtlaması gerektiren bir hastalık yok ise günde 2 buçuk litre su tüketmek gerekir" dedi.
Sıcak havalarda susuzluk hissi olmasa bile günlük en az 2-2,5 litre sıvı alınması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, yoğun fiziksel aktivite ve sporun sabah ve akşam saatlerinde yapılmasının daha uygun olduğunu belirtti. "Her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden kaçınılmalıdır" uyarısında bulundu. Risk grubundaki yetişkinler ve yaşlıların günde en az iki kez sıcak çarpması belirtileri açısından kontrol edilmesi gerektiği; bebeklerin ise daha sık izlenmesi gerektiği ifade edildi.
Araçların içinde özellikle kapalı ve park edilmiş araçlarda bebek, çocuk, engelli ve hayvanların kesinlikle bırakılmaması gerektiği hatırlatıldı. Klima olsa bile araç içi sıcaklığının kısa sürede yükseldiğine dikkat çekildi ve araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunması gerektiği belirtildi.
Kapalı alanların iyi havalandırılması, güneş gören pencerelerin perde veya güneşliklerle gölgelendirilmesi önerildi. Vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınması, duş alınamadığı durumlarda ise eller, ayaklar, yüz ve ensenin soğuk suyla ıslatılması gerektiği söylendi.
Uzmanlar, terleme ile artan sıvı ve mineral kaybını önlemek için sebze ve meyve tüketiminin artırılması gerektiğini belirtti. Sıvı alımında suyun esas olmasının yanında, kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içeceklerin tercih edilmesi tavsiye edildi.
Doktor kontrolünde sıvı alımı kısıtlanmış olanlar ya da idrar söktürücü ilaç kullananların mutlaka doktorlarına danışmaları gerektiği, çok soğuk ve buzlu içeceklerin mide kramplarına yol açabileceği için tercih edilmemesi gerektiği ifade edildi. Ayrıca kafein, alkol ve yüksek şekerli içeceklerin vücuttan daha fazla sıvı kaybına neden olduğu için tüketilmemesi önerildi.
Son olarak, dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçınılması, çabuk bozulan et, yumurta, süt ve balık gibi besinlerin açıkta bırakılmaması, hazırlanma ve pişirme aşamalarında hijyen kurallarına titizlikle uyulması gerektiği vurgulandı.