Son yıllarda giderek artan varis hastalığı, 20-70 yaş arasındaki her iki kişiden birinde görülüyor. Acıbadem Kadıköy (Dr. Şinasi Can) Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Ayça Özgen, özellikle sonbahar ve kış aylarının varis tedavisi için en uygun dönem olduğunu vurguluyor.

Yalnızlık: Dozu önemli, fazlası zararlı
Yalnızlık: Dozu önemli, fazlası zararlı
İçeriği Görüntüle

Varise Karşı 8 Etkili Önlem Ve Tedavi Için En Uygun Mevsim Açıklandı!-1

Dr. Özgen, “Çünkü sıcak havaların etkisinin azalması, hem tedavi sürecinin konforunu hem de iyileşme hızını olumlu yönde etkiliyor” diyerek tedavi döneminin önemine dikkat çekiyor. Ülkemizde ve dünya genelinde kadınlarda 4 kat daha fazla görülen varisin, son yıllarda hızla yaygınlaştığını belirtiyor.


Varis neden önemli?

Bacak toplardamarlarındaki kapakçıkların görevini yerine getirememesi sonucunda damar yapısının bozulup genişlemesiyle oluşan varis, hem ağrıya hem de estetik kaygılara yol açıyor. Dr. Özgen, “Varis toplardamarlarda oluşan ciddi bir fonksiyon bozukluğudur. Bacaklarda damarlarda belirginleşme, ağrı, şişlik, yanma, kaşıntı ve gece krampları gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavisi geciktirildiğinde damar yapısındaki bozulma ilerleyerek bacaklarda geri dönüşü olmayan ödem, ciltte renk değişikliği ve venöz ülser olarak bilinen lezyonlar meydana gelebilir. Bu nedenle erken dönemde teşhis ve tedavi çok önemlidir” diyor.


Sonbahar ve kış tedavi için avantajlı

Dr. Özgen, bu mevsimlerin tedavi açısından önemli avantajlar sağladığını belirtiyor: “Sonbahar ve kış ayları hem hastaların yaşam konforunu bozmadan tedavi yapmamıza olanak tanıyor, hem de daha hızlı sonuç almamızı sağlıyor. Bu fırsatı değerlendirmek, sağlıklı ve estetik bacaklara giden ilk adımdır. Lazer, köpük (skleroterapi) ve radyofrekans gibi modern varis tedavi yöntemleri sonrası bir süre varis çorabı kullanılması gerekir. Ayrıca varis işlemleri sonrası hastanın cilt yapısına bağlı olarak iyileşme süresi değişebilir. Soğuk havalarda bu süreç hem daha konforlu geçer hem de damarlar sıcağa göre daha hızlı toparlanır. Güneş ışığının azaldığı bu mevsimlerde ciltte leke riski de minimuma iner.”


Dikkat edilmesi gereken belirtiler

Bacaklarında görünür damarlar, dolgunluk hissi veya ağrı gibi belirtileri olan kişilerin vakit kaybetmeden bir kalp ve damar cerrahisi uzmanına başvurması gerekiyor. Dr. Özgen, varisin sadece görsel bir sorun olarak görülmemesi gerektiğini, tedavi edilmediğinde ciltte renk değişiklikleri, yaralar ve pıhtı oluşumu gibi ciddi komplikasyonların gelişebileceğini ifade ediyor.


Varise karşı 8 etkili önlem

Dr. Özgen, genetik yatkınlık olsa da günlük yaşam alışkanlıklarının varisi tetiklediğini belirterek şu önerilerde bulunuyor:

1. Uzun süre ayakta kalmayın – Ayakta uzun süre durmak bacak damarlarını basınç altında bırakır, fırsat buldukça bacaklarınızı kalp seviyesinin üstüne kaldırın.
2. Hareketsizlikten kaçının – Masa başında uzun süre oturmaktan kaçının, düzenli yürüyüş yapın.
3. Bacak bacak üstüne atmayın – Bu alışkanlık damarları sıkıştırır ve kan akışını zorlaştırır.
4. İdeal kilonuza ulaşın – Fazla kilo bacak damarlarına yük bindirir, spor ve diyetle ideal kilonuza ulaşın.
5. Su tüketimine dikkat edin – Günlük 1,5-2 litre su içmek varis riskini azaltır.
6. Yüksek topuklu ayakkabıyı sık giymeyin – Balır kaslarının pompa etkisini azaltır, kan bacaklarda birikir.
7. Hamam ve saunadan uzak durun – Aşırı sıcak damarları genişleterek varisi belirginleştirir.
8. Sigaradan kaçının – Sigara damar duvarlarını zayıflatarak dolaşımı olumsuz etkiler ve varis riskini artırır.

Dr. Özgen’in uyarılarına kulak vermek, hem damar sağlığını korumanın hem de estetik açıdan rahat bacaklara sahip olmanın ilk adımı olarak öne çıkıyor.

Kaynak: BASIN BÜLTENİ