Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen Elif Öksüz Odabaşı, iklim dostu beslenmenin hem çevreyi korumak hem de sağlıklı bir yaşam sürdürmek için büyük önem taşıdığını belirtti.
Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well Beslenme ve Yaşam Tasarımı Bölümü’nde görev yapan Odabaşı, insan kaynaklı sera gazı salınımlarının yaklaşık üçte birinin tüketilen besinlerle bağlantılı olduğuna dikkat çekerek, özellikle et, süt ve yumurta gibi hayvansal ürünlerin sebze ağırlıklı beslenmeye göre çok daha fazla karbon salınımına neden olduğunu ifade etti.
“DAHA FAZLA BİTKİSEL BESİN TÜKETİN”
Bitki bazlı diyetlerin hem iklim hem de insan sağlığı için faydalarına değinen Odabaşı, kronik hastalıkların önlenmesinde de bitkisel besinlerin önemine vurgu yaptı.
Odabaşı, "Bitkisel protein miktarını artırmak için özellikle nohut, mercimek, barbunya ve kuru fasulye gibi kurubaklagiller, badem, yer fıstığı, kabak çekirdeği gibi yağlı tohumlar sofralarda daha fazla yer bulmalı. Salatalarınızı kurubaklagiller ve kuruyemişlerle zenginleştirin, meyvelerinizin yanına kuruyemişleri veya yerli vegan atıştırmalığımız olan leblebiyi ekleyerek hem lezzeti hem de besleyiciliği artırın’’ dedi.
“Et süt yumurtada dengeyi koruyun” Hayvansal ürünlerin tamamen dışlanması yerine dengeli bir tüketim modelinin benimsenmesi gerektiğini aktaran Odabaşı, Türkiye’ye özgü Beslenme Rehberi’ne de işaret etti.
"Sürdürülebilir beslenmede bitkisel kaynaklı besinler önemli bir rol oynasa da, tamamen hayvansal ürünleri dışlamak yerine, dengeli ve esnek bir tüketim modeli benimsemek daha sağlıklı ve uygulanabilir bir yaklaşımdır... Rehbere göre yetişkin bireylerin haftada 2-3 kez kırmızı et, haftada 2-3 kez kurubaklagil, her gün 2-3 porsiyon süt ve süt ürünleri tüketmesi önerilmektedir. Bu çerçevede amaç; hayvansal ürünleri tamamen sıfırlamak değil, gereğinden fazla tüketimi azaltarak hem bireysel sağlığı hem doğal kaynakları korumaktır" ifadelerini kullandı.
“YİYECEK İSRAFINIZI AZALTIN”
Her yıl üretilen gıdanın yüzde 17’sinin israf edildiğini ve bunun toplam sera gazı salınımının yüzde 8-10’una denk geldiğini hatırlatan Odabaşı, mutfakta uygulanabilecek pratik öneriler de paylaştı:
"Yiyecek israfınızı azaltın. Örneğin, olgunlaşmış muzları kek veya pankek yapımında kullanabilir, yumuşamış domateslerle sos veya menemen hazırlayabilirsiniz. Elma ve armut kabukları tarçınla fırınlanarak sağlıklı atıştırmalıklara dönüşebilir. Bayat ekmekleri galeta unu, ekmek tatlısı ya da köfte harcı olarak değerlendirebilirsiniz. Bir gün önceden kalan zeytinyağlı sebze yemekleri börek içi harcı olarak kullanabilirsiniz. Böylece hem ev ekonominize katkı sağlar hem de doğaya karşı sorumluluk bilinciyle hareket etmiş olursunuz."