Mesleğin son ustalarından biri olduğunu belirten Arif Bayrak, "Bizler de gidersek bu iş yürümez, ölür" diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti.
12 yaşında çırak olarak terziliğe adım atan Bayrak, 59 yıldır mesleğini büyük bir sevgi ve özveriyle sürdürüyor. Çalışma hayatına Beyoğlu’nda başlayan ve sonrasında memleketi Çankırı’da kendi dükkanını açan Bayrak, sanata olan ilginin azalmasından yakındı.
"1955 doğumluyum, 1966 yılında çırak olarak terziliğe başladım. Beyoğlu'nda çalışmaya gittim, orada işi öğrendim ve Çankırı'da dükkanımı açtım. Yarım aşırı aşkın süreyle terzilik mesleğine devam ediyorum. Yeni neslin şu anda bu işe ilgisi yok. Herkes okursa bu sanatı kim yapacak. Gerçekten bu sanata ilgi yok. Bizim en büyük eksiğimiz sanatkar yetişmemesi. Çıraklıktan kalfalık, kalfalıktan ustalık olmayınca hiçbir sanatkarın yanında doğru dürüst bir insan yetişmiyor. Bu meslekte en az 8 senede bir usta yetişir, bu meslek biraz ağırdır. Bu yüzden bir kişinin en az 8 sene çırak olarak çalışması lazım ki usta olabilsin. Tabii o 8 senede de işi iyi öğrenebilirse. Ben de 15 senedir yetiştirecek çırak bulamıyorum. Biz 2 kalfa ile çalışıyoruz. Birisi ceketçi, diğeri pantoloncu. Eskiden biz 10 kişi çalışırdık ama maalesef şuan yok. Şimdi bana en az bir ceketçi daha lazım. Ustamız çok olsa Ankara gibi diğer illere de dükkan açılabiliriz. Haliyle, usta olmadığı için biz de nazlı çalışıyoruz" diye konuştu.
Arif Bayrak, terzilik mesleğinin yok olmasının önüne geçebilmek için çırak yetiştirmenin önemine dikkat çekerek, sanata sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.