Aromaterapide yanlış bilgiye son! Talya Bilim Kurulu iş başında
Aromaterapide yanlış bilgiye son! Talya Bilim Kurulu iş başında
İçeriği Görüntüle

Meme estetiği, hem dünyada hem de Türkiye’de en sık tercih edilen estetik operasyonlar arasında yer alıyor. Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği (ISAPS) verilerine göre özellikle meme büyütme ve dikleştirme operasyonlarına talep son yıllarda hızla arttı.

Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Estetik, Rekonstrüktif ve Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Münür Selçuk Kendir, bu artışın iki temel nedeni olduğuna dikkat çekiyor:

Kadınların bedenleriyle ilgili beklenti ve ihtiyaçlarını daha rahat dile getirebilmesi ve estetiği sadece görünüm değişikliği değil, özgüveni artıran bir yöntem olarak görmesi.

Cerrahi tekniklerdeki gelişmelerin ameliyatı daha güvenli ve konforlu hâle getirmesi. Dr. Kendir, “Günümüzde kullanılan yeni nesil silikon implantlar, minimal iz bırakma teknikleri ve hızlı iyileşme protokolleri, ameliyatı hem güvenli hem de konforlu hale getirdi. Sosyal medya ve dijital platformlar da kadınların bilgi edinmesini destekliyor” diyor.

Son derece doğal ve vücuda uyumlu sonuçlar

Yeni nesil protezler, doğal meme dokusuna çok yakın özellikler taşıyor. Dr. Kendir, her kadının göğüs kafesi genişliği, cilt elastikiyeti ve meme yapısının analiz edilerek ameliyat tekniğinin belirlendiğini vurguluyor. “Amacımız, yapay değil; vücuda en uygun, doğal ve estetik bir form elde etmek. Ameliyat, özgüveni ve yaşam enerjisini de olumlu etkiliyor” diye konuşuyor.

Meme estetiğinde sık sorulan 7 soru

1. Ameliyat için yaş sınırı var mıdır?
Meme estetiğinde üst yaş sınırı yok, önemli olan genel sağlık durumu ve vücut gelişiminin tamamlanmış olmasıdır. Operasyon genellikle 17–18 yaşından itibaren yapılabiliyor. Ancak doğuştan asimetri veya aşırı büyük meme gibi fiziksel ve psikolojik nedenlerle bazı durumlarda daha erken müdahale gerekebilir.

2. Fotoğraftaki gibi sonuç alabilir miyim?
Hastalar, beğendikleri bir fotoğrafı göstererek aynı görünümü isteyebiliyor. Ancak Dr. Kendir, “Meme estetiği tek kalıp bir operasyon değildir. Amacımız, fotoğraftaki görüntüyü birebir kopyalamak değil, vücutta en doğal duracak formu oluşturmaktır” diyor.

3. Dikleştirme sonrası göğüsler tekrar sarkar mı?
Dikleştirme ameliyatında sarkmış dokular toparlanır, meme başı ideal konuma taşınır. Dokunun yerçekimi, kilo değişimi veya emzirme ile hafif değişim gösterebileceğini belirten Dr. Kendir, ideal kiloda kalma, düzenli sütyen kullanımı ve cilt bakımının önemine dikkat çekiyor.

4. Silikon protezler emzirmeyi veya kanser taramasını etkiler mi?
Dr. Kendir, protezlerin genellikle emzirme fonksiyonunu etkilemediğini ve mamografi ile ultrason taramalarında kanserin erken teşhisini engellemediğini söylüyor.

5. Silikon protezler değiştirilmeli mi?
Yeni nesil silikonlar güvenli ve genellikle ömür boyu dayanıklı. Sadece nadiren, implantın formu veya çevre dokularla ilişkisi değişirse değişim öneriliyor.

6. Meme küçültme ameliyatı ağrıları giderir mi?
Meme küçültme, hem estetik hem de fiziksel şikâyetleri gidermek için yapılıyor. Fazla dokunun çıkarılması ile boyun, sırt ve omuz ağrıları azalıyor, terleme kaynaklı cilt problemleri ortadan kalkıyor.

7. Ameliyat öncesi nelere dikkat etmeliyim?

  • Dr. Kendir, ameliyat öncesi hazırlıkları şöyle sıralıyor:
  • Sigara ameliyattan 2–3 hafta önce bırakılmalı.
  • Kan sulandırıcı ve bazı takviyeler geçici olarak bırakılmalı, hekim bilgilendirilmeli.
  • Sağlıklı beslenme, bol su ve yeterli dinlenmeye özen gösterilmeli.
  • Kronik hastalıklar için ilaç dozları hekimin kontrolünde olmalı.
  • Alkol tüketiminden kaçınılmalı, ağır fiziksel aktiviteler sınırlandırılmalı.
  • Fazla kafein tüketimi ödem riskini artırdığından sınırlanmalı.

Muhabir: Dilan Aşar