Sosyal medya devi Meta’nın, kullanıcıların dolandırıldığını bilmesine rağmen Çin merkezli sahte reklamlardan milyarlarca dolar gelir elde etmeye devam ettiği ortaya çıktı. Reuters tarafından incelenen şirket içi belgelere göre, bu gelirlerin önemli bir kısmı yasa dışı ve yasaklı içeriklerden sağlandı.

iOS 26 sızdı: İşte Apple’ın 2026'da tanıtacağı tüm ürünler!
iOS 26 sızdı: İşte Apple’ın 2026'da tanıtacağı tüm ürünler!
İçeriği Görüntüle

Çin’de Yasak, Küresel Reklam Serbestliği

Çin Halk Cumhuriyeti hükümeti, kendi vatandaşlarının Meta bünyesindeki Facebook ve Instagram gibi sosyal medya platformlarını kullanmasını yasaklıyor. Ancak Çinli şirketlerin, bu platformlar üzerinden yabancı tüketicilere reklam vermesine izin veriliyor. Bu durum, Meta’nın Çin kaynaklı reklam gelirlerinde dikkat çekici bir artışa yol açtı.

Meta 1

Reklam Geliri 18 Milyar Doları Aştı

Bu strateji sonucunda Meta’nın Çin’deki reklam faaliyetleri hızla büyüdü. Şirketin 2024 yılı itibarıyla Çin kaynaklı yıllık reklam satışlarının 18 milyar doları aştığı belirtildi. Bu rakam, Meta’nın küresel gelirinin yüzde 10’undan fazlasına karşılık geliyor.

Gelirin Yüzde 19’u Yasaklı İçeriklerden

Reuters’ın ulaştığı şirket içi belgelere göre Meta, söz konusu gelirin yaklaşık yüzde 19’unun dolandırıcılık, yasa dışı kumar ve platform politikalarına aykırı diğer içeriklerden geldiğini hesapladı. Bu oran, 3 milyar doların üzerinde bir gelire işaret ediyor.

Face

Şirket İçi Önlemler Zuckerberg Sonrası Zayıfladı

Belgelerde yer alan değerlendirmelere göre Meta’nın dolandırıcılığı azaltmaya yönelik şirket içi çalışmaları, CEO Mark Zuckerberg’in müdahalesinin ardından yavaşladı. Reuters, bu süreçte güvenlik ve denetim önceliklerinin geri plana itildiğine dikkat çekiyor.

İlkeler ve Büyüme Arasındaki Çelişki

Meta’nın geçmişte Çin pazarında faaliyet gösterebilmek için bazı tavizler vermeye hazır olduğu, ancak daha sonra bu planlardan vazgeçtiği biliniyor. Mevcut tablo, şirketin içerik ve reklam ilkeleri konusunda tutarsız davrandığı yönünde eleştirilere neden oluyor. Analistler, bu yaklaşımın Facebook’un ilk yıllarındaki “büyüme odaklı kayıtsızlık” anlayışını hatırlattığını belirtiyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ