İnsan beyni karmaşık bir yapıdır. Bu karmaşıklığın bir sonucu olarak, beynimiz olasılıkları değerlendirirken genellikle olası olandan ziyade olası olmayana odaklanır. Misal midemiz aç olduğumuzda bize sinyaller gönderir. Bu sinyaller, beyin tarafından beslenecek enerjiye ihtiyacımızın olduğu şeklinde yorumlanır. Ancak, uzun süre yemek yemediysek, midemiz sinyal göndermese bile beyin aç olduğumuzu düşünebilir. Bu, beynimizin olası olmayana odaklanma eğiliminin bir sonucudur.

Beyin, aç kalmamız durumunda hayatta kalmak için yeterli enerjiye sahip olmadığımız sonucuna varabilir. Bu nedenle, aç olduğumuzu düşünmeye başlar ve bizi yemek yemeye teşvik eden sinyaller gönderir. Bu sinyaller, midemiz tarafından gönderilen sinyallerle aynı olabilir.

Bu durum, olası olandan ziyade olası olmayana odaklanan beyinimizin bir örneğidir. Beyin, olası olmayan bir durumu önlemek için olası bir durumu kabul etmeye daha isteklidir. Bu, hayatta kalmamızı sağlamaya yardımcı olan bir adaptasyondur.

Lakin…

Bu adaptasyon her zaman olumlu işlemez.

Örneğin, ilişkilerde aldatılma korkusu, beyinde stres ve kaygı gibi fiziksel sinyaller oluşturur. Bu sinyaller, kişinin güvenini ve güvenliğini tehdit eden bir durum olarak algılanmasına neden olur.

Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi, insan ihtiyaçlarını beş kategoriye ayırır. Bu kategorilerden birincisi fizyolojik ihtiyaçlardır (yeme, içme, barınma). İkincisi güvenlik ihtiyaçlarıdır. Sevgi ve ait olma ihtiyacı, güvenlik ihtiyaçlarından sonra gelir.

Kişi, güvenlik ihtiyacını karşılayamazsa, sevgi ve ait olma ihtiyacını da karşılayamayacak ve ilişkide sağlıklı bir bağ kuramayacaktır.

Bu durum, kişinin daha önce yaşadığı bir travma nedeniyle de oluşabilir. Bu durumda, travmanın etkilerini çözmeden güvenlik ihtiyacını karşılamak mümkün olmayabilir.

Yani olandan çok olası olmayan ihtimallerle hayatımızı şekillendirirken dikkatli olmak gerekir.

Doğru düşünmeyi öğrenmek ve doğru karar alabilmek adına Daniel Kahneman’ın “Hızlı ve Yavaş Düşünme” adlı kitabını okumanızı mutlaka öneririm.

Sevgilerimle…