Anüs ve rektum bölgesindeki toplardamarların genişlemesi sonucu ortaya çıkan hemoroid, çoğu zaman ihmal edilse de yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebiliyor.
“Hareketsiz yaşam ve bazı meslekler riski artırıyor”
Op. Dr. Özcan, özellikle uzun süre oturarak veya ayakta çalışmayı gerektiren mesleklerde hemoroid riskinin arttığını belirtti. “Ofis çalışanları, şoförler, öğretmenler ve güvenlik görevlileri risk grubunda yer alıyor. Ayrıca ağır kaldırmayı gerektiren işlerde çalışanlarda da hemoroid daha sık görülüyor. Kadın ve erkeklerde benzer sıklıkta görülen hastalık, gebelik ve doğum döneminde kadınlarda karın içi basıncının artmasıyla daha da yaygınlaşıyor” dedi.
“Birçok ciddi hastalıkla karışabiliyor”
Hemoroid belirtilerinin başka hastalıklarla benzerlik gösterebileceğine dikkat çeken Özcan, uyarılarını şöyle sürdürdü:
“Makattan kanama, ağrı ve şişlik gibi şikâyetler anal fissür, fistül, apse hatta kolon kanseriyle benzerlik gösterebilir. Bu nedenle özellikle makattan kanaması olan kişilerin vakit kaybetmeden doktora başvurması büyük önem taşıyor.”
Tedavide yaşam tarzı değişikliği şart
Op. Dr. Özcan, hemoroid tedavisinin hastalığın evresine göre planlandığını belirterek, “Erken evrelerde liften zengin beslenme, bol su tüketimi ve ilaç tedavileri yeterli olabiliyor. İleri evrelerde ise ameliyatsız girişimsel yöntemler veya cerrahi tedaviler gündeme geliyor. Ancak tedavinin kalıcı olması için yaşam tarzı değişikliği şart” dedi.
Cerrahi kararında yaşam kalitesi ön planda
İleri evre vakalarda cerrahinin gerekebileceğini vurgulayan Özcan, “Sürekli kanamaya ve kansızlığa yol açan, ameliyat dışı yöntemlere yanıt vermeyen ya da dışarı sarkan ve manuel olarak içeri itilemeyen hemoroidlerde cerrahi tercih ediliyor. Günümüzde gelişen cerrahi teknikler sayesinde ameliyatlar daha konforlu hâle geldi. Ancak her hasta için her cerrahi yöntem uygun değildir” ifadelerini kullandı.
Ameliyat sonrası süreç kritik
Cerrahi sonrası dönemin tedavide belirleyici olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Özcan, “Ameliyat sonrası hafif ya da orta şiddette ağrı görülebilir, önerilen ağrı kesiciler düzenli kullanılmalıdır. Kabızlıktan kaçınılmalı, bol su tüketilmeli ve lifli gıdalar tercih edilmelidir. Ikınmaktan kaçınılmalı, tuvalette uzun süre kalınmamalı, hijyene dikkat edilmelidir. Uzun süre oturmaktan kaçınmak ve kısa yürüyüşler yapmak iyileşmeyi hızlandırır” dedi.




