Medicana Çamlıca Hastanesi’nden Klinik Psikolog Cansu Kaya, akran zorbalığının tek seferlik bir davranış olmadığını, niyet, süreklilik ve güç dengesizliği içeren sistematik bir süreç olduğunu vurguluyor.
Akran zorbalığının fiziksel, sözel ve psikolojik biçimlerde ortaya çıkabildiğini belirten Kaya, erkek çocukların daha çok fiziksel zorbalığa, kız çocukların ise psikolojik zorbalığa maruz kaldığını ifade ediyor. Zorbalığın çoğu zaman kendini daha güçlü ya da sosyal açıdan üstün hisseden çocuklar tarafından uygulandığını söyleyen Kaya, savunmasız çocukların bu davranışlara karşı daha yüksek risk altında olduğuna dikkat çekiyor.
Siber zorbalık her an ulaşabiliyor
Yüz yüze zorbalığın yanı sıra siber zorbalığın da ciddi sonuçlar doğurabildiğini belirten Klinik Psikolog Cansu Kaya, çevrimiçi ortamda yapılan zorbalığın mağdura günün her saatinde ulaşabildiğini ve kalıcı dijital izler bırakabildiğini dile getiriyor. Ailelerin çocukların dijital dünyasını her zaman birebir takip edemediğini belirten Kaya, bu nedenle siber zorbalığın fark edilmesi en güç ancak etkisi en yıkıcı zorbalık türlerinden biri olduğunu söylüyor.
“Çocuklar arasında olur” düşüncesi yanlış
Akran zorbalığının uzun vadede ciddi psikolojik sonuçlara yol açabileceğini belirten Kaya, zorbalığa maruz kalan çocuklarda depresyon, kaygı bozuklukları, özgüven kaybı, akademik sorunlar ve ilerleyen dönemlerde riskli davranışların görülebileceği uyarısında bulunuyor. Bu nedenle yaşananların hafife alınmaması gerektiğini vurgulayan Kaya, “Çocuklar arasında olur” yaklaşımının son derece hatalı olduğunun altını çiziyor.
Aileler hangi işaretlere dikkat etmeli?
Bazı çocukların yaşadıklarını dile getirmekte zorlanabileceğini belirten Klinik Psikolog Cansu Kaya, ailelerin şu belirtilere karşı dikkatli olması gerektiğini söylüyor:
• Okula gitmek istememe ve artan devamsızlık
• Nedeni açıklanamayan yaralanmalar
• Sosyal ortamlardan uzaklaşma
• Ani ruh hali değişimleri, içe kapanma veya öfke patlamaları
• Uyku problemleri ve kabuslar
• Telefon ya da internet kullanımı sonrası belirgin huzursuzluk
“Dinleyin, suçlamayın”
Zorbalığa maruz kalan çocuklara yaklaşımın büyük önem taşıdığını vurgulayan Kaya, ebeveynlerin sakin kalması, çocuğu yargılamadan dinlemesi ve yaşananların onun suçu olmadığını hissettirmesi gerektiğini ifade ediyor. Okul ile iş birliği yapılmasının ve çocuğun yalnız bırakılmamasının sürecin önemli bir parçası olduğuna dikkat çekiyor.
Zorbalık yapan çocukların da çoğu zaman kendi duygusal sorunlarıyla baş etmekte zorlandığını belirten Kaya, bu davranışların ilgi görme, kabul edilme ya da başka problemlerle başa çıkma çabasından kaynaklanabileceğini söylüyor. Suçlamak yerine nedenleri anlamanın ve sağlıklı baş etme yollarını öğretmenin önemine işaret eden Kaya, akran zorbalığının hem mağdur hem de zorbalık yapan çocuk için profesyonel destek gerektirdiğini vurguluyor. Erken dönemde alınan psikolojik desteğin, yaşanan olumsuz deneyimlerin kalıcı ruhsal sorunlara dönüşmesini önleyebileceğini belirtiyor.





