Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Check Up Merkezi Sorumlusu Dr. Sefanur Dalarslan Karakaya, yeterince sıvı alımına dikkat edilmesine rağmen susamanın devam etmesi ve yorgunluk ya da kas krampları gibi dehidratasyon belirtilerinin görülmesi durumunda zaman kaybetmeden hekime başvurulması gerektiğini vurguladı.
Dr. Karakaya, “Vücudun su ve tuz dengesini bozan her durum, susuzluğu tetikleyebilir. Yeterli sıvı almanıza rağmen hâlâ susuyor, buna yorgunluk veya kas krampları gibi dehidratasyon belirtileri eşlik ediyorsa, bu durumun ardındaki sinsi neden mutlaka araştırılmalıdır” dedi.
Aşırı susamanın 10 gizli nedeni şöyle sıralandı:
Kronik Stres (Kortizol Yüksekliği): “Böbrek üstü bezlerini aşırı uyarır ve zamanla bezlerde yetersizlik başlayabilir.”
Diyabetes Mellitus: “Özellikle düzensiz, dengeli beslenme ve yaşam tarzına uymayan hastalarda; kan şekeri yükseldikçe, böbrekler idrarla fazla glukoz atmaya çalışır. İdrar çıkışı arttıkça da su içme artar. Bu durumda mutlaka hekime başvurmalı, kan şekeri regülasyonu sağlanmalıdır.”
Diyabetes İnsipidus: “Psikojenik kökenli aşırı su içme olabilir. ADH (Antidiüretik Hormon) eksikliği sonucu, böbrekler suyu tutamaz; sık idrar görülür.”
Vitamin-Mineral Dengesizlikleri (Na, K, Mg, Ca vb.): “Düşük potasyum, yüksek kalsiyum seviyeleri böbrek fonksiyonlarının işlevini bozar.”
Hormonal Bozukluklar: Tiroid fonksiyon bozukluğu, hiperaldosteronizm ve Cushing sendromu gibi durumlar, su içme ve idrar sıklığını etkileyebilir.
Beslenme Hataları: “Aşırı rafine tuz tüketimi, paketli gıdalar, aşırı protein tüketimi, ketojenik diyet ve karbonhidrat yetersizliği mineral dengesizliğine yol açabilir. İdrar artışı ve aşırı susama görülebilir.”
İdrar sökücüler (Diüretikler) kullanımı: “İdrar söktürücü etkisi olan yiyecekler, daha fazla idrara çıkmanıza ve susamanıza neden olur.”
Kahve, çay, alkol tüketiminin fazla olması: “İdrar söktürücü etki yapar, susamayı artırır.”
Ağız kuruluğu: “Ağız kuruluğu (kserostomi), çoğu zaman aşırı susuzlukla karıştırılır. Tükürük bezlerinin yeterli salgı üretememesi; ağız kokusu, çiğneme güçlüğü, koyu ve yapışkan tükürük gibi rahatsız edici belirtilere yol açabilir. Bu durumun en yaygın nedenleri arasında tütün kullanımı, horlama, ağızdan nefes alma ve yaşlanma bulunur.”
Adet dönemi: “Adet döneminde artan susuzluk hissi tamamen normaldir. Östrojen ve progesteron seviyelerindeki dalgalanmalar, vücudun sıvı dengesini doğrudan etkiler. Kanamanın yoğun olduğu dönemlerde, adet döngüsüne bağlı kan kaybı da eklendiğinde, susuzluğu telafi etmek için sıvı ihtiyacınız doğal olarak artar.”
Dr. Karakaya, sürekli susama hissinin hafife alınmaması gerektiğini ve altta yatan nedenlerin mutlaka araştırılması gerektiğini söyledi.