Siğa, sünnetin işin ehline yaptırılmamasının en sık yapılan hata olduğunu vurguladı. Op. Dr. Siğa, "İşi ehline yaptırmamak en çok yapılan sünnet hatası. Kozmetik sonuçları olan yani görüntüsel olarak problemlere sebep olabilecek durumlar olabileceği gibi organik olarak da vücutta yaralanma, idrar yolu yararlanmasına ya da kalıcı ve şekilsel bozukluklara ileride ameliyat olması gereken durumlara tekrar müdahaleye, sünnete, hatta daha ağır organ kayıplarına kadar olan kötü sonuçlarını duyduk, biliyoruz" dedi.

Siğa, hastalık gruplarında toplumun bilinçlenmesini sağlamak istediklerini ifade ederek, erken tanının önemine dikkat çekti. "Bir apandisit hastalığı erken tanı konulduğunda çok kolay bir şekilde kısa bir süre içinde ameliyatı, yatışı, tedavisi çok kolay olabilecekken, gecikmiş bir apandisit çok daha sıkıntılı ve uzun süreli tedavi gerektirebiliyor. Bunun tanısı da bugünkü imkanlarla mümkün. Siirt'imiz de buna uygun, şartlarımız da çok güzel" diye konuştu.
Sünnetin dünyada en çok yapılan cerrahi işlem olduğuna işaret eden Siğa, mevsim konusunun yanılgı yarattığını belirtti. "Sünnetin bir mevsimi yok. Sünnetin mevsimi varmış gibi bazen düşünülebilir. Öyle bir şey yok. Sünnetin mevsimi çocuk için uygun olan zamandır. Belli bir yaş grubu dışında sünnet çocuklarda uygundur" dedi.

Özellikle 3-6 yaş arasındaki çocuklar için psikologların bu yaş aralığında sünnet yapılmaması gerektiğini belirttiğini kaydeden Siğa, sözlerini şöyle sürdürdü: "İşin ehline yapılması, temiz şartlarda yapılmasını öneriyorum. Ama en önemlisi sünnetin işin ehline yaptırılmasıdır. Çocuğun psikolojik ve fizyoloji gelişimi için çok önemli bir işlem. Bu konuda yapılan en büyük hata az önce söylediğim yaş mevzusunda. 3-6 yaş arasında bence yapılmamasında fayda var. İşi ehline yaptırmamak en çok yapılan sünnet hatası. Kozmetik sonuçları olan yani görüntüsel olarak problemlere sebep olabilecek durumlar olabileceği gibi organik olarak da vücutta yaralanma, idrar yolu yararlanmasına ya da kalıcı ve şekilsel bozukluklara ileride ameliyat olması gereken durumlara tekrar müdahaleye, tekrar sünnete, hatta daha ağır organ kayıplarına kadar olan kötü sonuçlarını duyduk, biliyoruz."





