Ülkemizde her yıl yaklaşık 300 bin kişiye zatürre tanısı konuluyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2023 yılı verilerine göre, hastaneye yatış gerektiren enfeksiyonlar arasında en sık görülenlerden biri olan zatürre, ölüm nedenleri sıralamasında da ilk 10’da yer alıyor.


Acıbadem Fulya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran, özellikle sonbahar ve kış aylarında kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirilmesinin zatürre görülme sıklığını artırdığını belirterek, “İleri yaşta ve kronik hastalığı olan kişilerde zatürre son derece ciddi ve ölümcül seyredebilmektedir. Enfeksiyon nedeniyle vücuttaki oksijen seviyesinin düşmesi tüm organları etkileyebilir. Bu durum akciğerin yanı sıra böbrek, kalp ve karaciğer yetmezliklerine yol açabilir. Özellikle 65 yaş üstü ve kronik hastalığı bulunan kişilerde bu organlar çok daha kolay hasar görmektedir” dedi. Prof. Dr. Reha Baran, zatürreden korunmanın yaşamsal önem taşıdığına dikkat çekerek, “Bu enfeksiyondan en etkili korunma yöntemi, özellikle 65 yaş üstü ve/veya altta kronik hastalığı olanların düzenli yıllık grip aşısı ve bir kez zatürre aşısı yaptırmalarıdır” uyarısında bulundu.


Kapalı alanlarda hızla bulaşıyor

Sonbahar ve kış aylarında zatürrenin görülme sıklığı belirgin şekilde artıyor. Bu artışın sebepleri arasında grip (influenza), RSV (Respiratuar Sinsityal Virüs) ve koronavirüs gibi solunum yolu virüslerinin bu mevsimlerde daha yaygın olması bulunuyor. Virüsler akciğerlerin savunmasını zayıflatarak bakterilerin yerleşip iltihap yapmalarını kolaylaştırıyor. Soğuk havada kapalı ortamlarda uzun süre bulunmak, damlacık yoluyla bulaşan mikroorganizmaların hızla yayılmasına neden oluyor. Aynı zamanda soğuk hava burun ve solunum sistemindeki savunma mekanizmalarını zayıflatıyor, güneş ışığının azlığı ise D vitamini düzeylerinin düşmesine ve bağışıklığın zayıflamasına yol açabiliyor. KOAH, kalp yetmezliği ve diyabet gibi kronik hastalıklar da soğuk havalarda kötüleşerek zatürre riskini artırıyor.

Mikroplar oksijen seviyesini düşürüyor

Bakteri, virüs ve nadir olarak mantar enfeksiyonlarının akciğerlere ulaşmasıyla gelişen zatürre, bulaşıcı ve hızlı ilerleyebilen bir hastalık. Prof. Dr. Reha Baran, “Çoğunlukla solunum yoluyla bulaşan zatürrenin riski, enfeksiyon etkenine göre değişiyor. Hasta bir kişi öksürdüğünde veya hapşırdığında damlacıklar havaya karışıyor. Sağlıklı kişi bu damlacıkları soluduğunda mikroplar burun, boğaz veya soluk borusundan akciğerlere ulaşıyor. Normalde akciğerler kendini koruyor; burun, soluk borusundaki tüyler ve mukus mikropları dışarı atarken, bağışıklık hücreleri de onları yutuyor. Ancak grip, soğuk algınlığı, sigara kullanımı, bağışıklık sistemi zayıflığı, aşırı yorgunluk veya beslenme bozukluğu durumunda mikroplar akciğerin hava keseciklerine kadar ulaşabiliyor” dedi.

Alveollerde başlayan iltihaplanma, oksijen seviyesinin düşmesine ve ateş, öksürük ile göğüs ağrısı gibi belirtilere yol açıyor.


Hafif öksürük ve ateş erken belirti olabilir

Zatürre, basit bir soğuk algınlığı gibi başlayıp hızla ağırlaşabilen bir hastalık. Başlangıçta 38-40 derece ateş, titreme ve öksürük görülüyor. Önce kuru olan öksürük, daha sonra sarı, yeşil veya pas renginde balgamlı hale geliyor. Nefes alırken göğüste batar tarzda ağrı, halsizlik, yorgunluk ve hafif egzersizlerde veya konuşurken nefes darlığı da belirtiler arasında. Prof. Dr. Reha Baran, “Risk grubunda olanlarda sadece hafif öksürük ve ateş bile erken zatürre belirtisi olabilir. Erken tanı konulduğunda enfeksiyon akciğerin tamamına yayılmadan durdurulabiliyor. Bu sayede solunum yetmezliği ve kan zehirlenmesi gibi komplikasyonlar önlenirken, hastaneye yatış ihtimali azalıyor. Özellikle yaşlılarda ve kronik hastalığı olanlarda erken tedavi ölüm riskini önemli ölçüde düşürüyor” uyarısında bulunuyor.


Bol sıvı alımı ve istirahat önemli

Zatürrenin tedavisinde amaç enfeksiyonu yok etmek, akciğer fonksiyonunu düzeltmek ve komplikasyonları önlemek. Prof. Dr. Reha Baran, bakteri kaynaklı zatürrelerde tedavinin temelini antibiyotiklerin oluşturduğunu, viral zatürrelerde ise bol sıvı alımı, istirahat, ateş düşürücü ilaçlar ve gerektiğinde oksijen desteğinin önem taşıdığını belirtiyor. Influenza kaynaklı zatürrelerde özel antiviral ilaçlar, COVID-19 gibi enfeksiyonlarda ise kortizon kullanılabiliyor.

Geçici felç hafife alınmamalı!
Geçici felç hafife alınmamalı!
İçeriği Görüntüle

Zatürreden korunmanın 8 kritik kuralı

1. Zatürre ve grip aşılarınızı yaptırın.
2. Sigara ve alkolü bırakın.
3. Ellerini sık sık sabunlu suyla en az 2 dakika yıkayın.
4. Kapalı ortamlarda bulunmaktan kaçının; gerekiyorsa maske kullanın.
5. Hastalar ile yakın temastan kaçının.
6. Bağışıklığı güçlendirmek için dengeli beslenin, yeterli uyuyun, düzenli egzersiz yapın, stresi yönetin, kronik hastalıklarınızı düzenli kontrol ettirin.
7. Odanızı her gün üç kez, 15’er dakika havalandırın; nemi düşük ortamlardan kaçının.
8. Soğuk havada burundan nefes alın; burun havayı akciğerlere ulaşmadan önce ısıtır ve nemlendirir.

Kaynak: BASIN BÜLTENİ