Yaz mevsimi yaklaşırken Ege’nin kalabalık sahillerinden uzak, doğayla iç içe bir tatil arayışındaysanız, size İzmir’in en az bilinen ama en etkileyici koylarından birinden söz edelim: Olcabük Koyu. Karaburun’un hemen kıyısında, şehir merkezine sadece birkaç kilometre uzaklıkta ama adeta bir başka dünyadaymış hissi veren bu koy, berrak denizi ve korunmuş doğasıyla dikkat çekiyor.
NEDEN HERKES BU KOYDAN BAHSEDİYOR?
Çünkü burası, Ege’nin klasik tatil rotalarından sıkılanlar için adeta bir vaha. Olcabük Koyu’nun turkuaza çalan suyu öyle berrak ki denizin dibindeki taşları seçmek mümkün. Gürültüden, tesis kalabalığından uzak durmak isteyenler için biçilmiş kaftan. Deniz terliğinizi almayı unutmayın; çünkü deniz tabanı taşlık. Ayrıca hızlı derinleştiği için yüzme bilmeyenlerin dikkatli olması şart.
Olcabük Koyu tamamen bakir bir doğaya sahip. Bu da demek oluyor ki burada restoran, duş, tuvalet gibi tesisler yok. Ama bu durum, doğayla baş başa kalmak isteyenler için avantaj. Hazırlıklı giderseniz — örneğin yanınıza şemsiye, sandalye ve yeterli su alırsanız — bu koyda geçireceğiniz birkaç saat, belki de tatilinizin en özel anı olabilir.
NASIL GİDİLİR?
Karaburun merkezine yalnızca 4 kilometre mesafede yer alsa da ulaşım, klasik tatil bölgeleri kadar kolay değil. Yolun son bölümü bozuk ve engebeli. Bu yüzden 4x4 araçlar öneriliyor. Toplu taşıma imkânı da bulunmuyor. Yani, Olcabük Koyu tam anlamıyla "isteyenin zahmet edip ulaştığı" türden bir yer. Ve belki de bu yüzden hâlâ bu kadar bakir.
Olcabük Koyu, sadece yüzmek için değil, zihni dinlendirmek ve doğayla yeniden bağ kurmak için de harika bir adres. Kalabalıklardan kaçmak isteyenler için bir kaçış noktası. Eğer siz de doğallıktan yanaysanız, göz önünde olmayan bu saklı güzelliği bu yaz mutlaka rotanıza ekleyin.
Not: Kalabalık plajlar, gürültülü mekanlar size göre değilse, Olcabük Koyu’nu Google Maps'e değil, gönül haritanıza ekleyin. Gerçek huzurun peşinden gidenler için…